Uzay Boşluğunun Kökeni DNA da Gizli

Yaşamın yapı taşlarından biri, uzayda ortaya çıkabilirdi. Gökbilimciler, kozmosta yıldızlar arasında yayılan gaz ve toz bulutlarını simüle ettiler. Ve kimyasal reaksiyonlarının nükleobazlar ürettiklerini keşfettiler; DNA'nın...

Başlatan: Maui - Güncelleme: 18 Ocak 2021, 22:31:20 - Gösterim: 1,777

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Anahtar Kelimeler [SEO] KökeniGizliUzayBoşluğununDNAda
18 Ocak 2021, 22:31:20 Son düzenlenme: 18 Ocak 2021, 22:34:14 KeReM @
Uzay Boşluğunun Kökeni DNA da Gizli


Yaşamın yapı taşlarından biri, uzayda ortaya çıkabilirdi. Gökbilimciler, kozmosta yıldızlar arasında yayılan gaz ve toz bulutlarını simüle ettiler. Ve kimyasal reaksiyonlarının nükleobazlar ürettiklerini keşfettiler; DNA'nın yapıtaşları.



Hayatın Başlangıcı
Yaşamın, okyanusun derinliklerindeki hidrotermal deliklerden uzay aracı temiz odalarına kadar, dünyanın hemen her yerinde olduğu biliniyor. Ancak Dünya'da yaşamın bu kadar yaygın hale gelmesi, bilim insanlarını engelleyen bir konudur. Ne de olsa, Dünya'nın her yerinde hayat varsa, onu diğer gezegenlerde veya uydularda kolayca görülebilirdi.


Nükleotidler ve Uzay Boşluğu
Bazılarımız hayatın başka yerlerden geldiğini, gezegenimize hayat taşıyan kuyruklu yıldızlar veya asteroitlerden geldiğini ve ardından hayatın yayıldığını öne sürüyoruz. Bazılarımızda, kendi dünyamızın kimyasının, bir şekilde yaşam haline gelmek için bir araya gelen, canlandırıcı bileşenlerin belirli bir karışımına sahip olduğunu düşünüyor. Bu bilinmezlikte daha fazla bilgi edinmek için güneş sisteminin her tarafındaki gezegenler ve uydular inceleniyor.

Bilim insanları özellikle organik moleküllerin peşindeler. Bu durum bazen hayatı gösterebilen moleküller sınıfıdır. Örneğin, Mars'ta organik moleküller bulundu, fakat henüz hayattan gelip gelmedikleri bilinemiyor. Bunun net olarak belirlenebilmesi için, bilim insanları kiralite (bazı molekül ve iyonların geometrik bir özelliği) veya moleküllerin geometrik şekli gibi daha karmaşık araçlara ihtiyaç duyuyorlar. Çünkü bazı şekiller yaşamda diğerlerinden daha sık kullanılmaktadır.

Bu da bizi DNA'nın temel birimi olan nükleotidlere getiriyor. Nükleotitler, spiral merdiven şeklini veya DNA molekülündeki "çift sarmal"ı oluşturmak için bağlananmaddelerdir. DNA, insan vücudunun genetik materyallerinin depoladığı olağanüstü yerdir. Ebeveynlerin göz rengi veya diğer özellikleri DNA ile çocuklarına geçebilir.


Nature Communications dergisinde yayınlanan bir makalede , Yahuiro Oba liderliğindeki Japon bilim insanları uzay boşluğunu simüle eden vakum odasında yıldızlararası bulutu taklit ettikten sonra nükleotidleri buldu. Uzay koşullarını simüle eden bu odada hava, soğuk sıcaklık ve sert radyasyon ortamı bulunmuyor.

Bilim insanları kozmik toz için bir analog gibi davranan bir maddeyi su, karbon monoksit, amonyak ve metanol ile besledi ve sonuçlar ultra- eksi 263 santigrat derece olarak görüldü. Mutlak sıfırın biraz üstünde veya mümkün olan en düşük sıcaklıkta olduğu ortaya çıktı. Daha sonra, bilim insanları yıldızların düzenli olarak yıldızlararası bulutlara yaydıkları ultraviyole ışığını taklit etmek için döteryum deşarj lambalarını kullandılar. Uzayda bulacağınız aynı kimyasal reaksiyonları tetiklemek için tasarlandı.

Sonunda reaksiyonlar, tozu kaplayan buzlu bir film oluşturdu. Tozu oda sıcaklığına getirdikten ve içindekileri analiz ettikten sonra, bilim insanları çeşitli nükleobaz türlerinin yanı sıra amino asitleri (yaşam için önemli bir bileşen olan proteinin yapı taşları) tespit ettiler. Bu karışım muhtemelen başka deneylerde ortaya çıktı. Ancak bilim insanları bunun ilk defa tespit edildiğini çünkü daha önce olduğundan daha gelişmiş araçlar kullanıldığı düşünülüyor.

Yahuri Oba, "Bulgularımız bizi yeniden hayatın moleküler öncülerinin oluşumuna yol açabileceğini düşündürmektedir. Sonuçlar, uzayda kimyasal evrimin erken aşamalarındaki anlayışımızı artırabilir" olduğunu savunuyor.


Alıntı:kafaterya.org
Kerem imza


Deli tarafıma denk gelmeyin, zira orada ben bile hükümsüzüm...

Benzer Konular (5)

Clicky