Bugün kullandığımızın spor ekipmanlarını çoğu farklı dönemlerde, farklı amaçlara yönelik şekilde ortaya çıktı. Üstelik, bu ekipmanlardan bazılarını hikayeleri oldukça ilginç! Kimi ekipmanlar başlangıçta birer işkence aletiydi! Bazıları ise son derece önemli siyasi olaylarda etkin rol oynadı!
1. Modern sağlık topları ilk defa Antik Yunan'da kullanıldı
Ağırlık egzersizleri tarihin her döneminde insanlığın gücünü ve dayanıklılığını artıran bir spor faaliyetiydi. Kum dolu torbalar, Pers askerlerinin eğitiminde kullanılan en önemli ekipmanlardan biriydi. Ancak Antik Yunan döneminde yaşamış doktorlardan biri olan Hipokrat, hastaların yaralandıktan sonra iyileşme süreçlerini hızlandırmak için, bugünkü sağlık topuna benzer bir spor ekipmanı kullandı! Ayrıca gladyatörlerin de doldurulmuş hayvan derilerinden yapılan sağlık toplarını kullandığı biliniyor! Kısacası ağırlık egzersizlerin önemli unsurlarından olan sağlık topları oldukça köklü bir geçmişe sahip.
2. İlk "bench press" bugünkünden oldukça farklıydı
Bench press, ağırlık egzersizlerinde kullanılan en yaygın spor ekipmanlarından biri. Pek çok kas grubunun aynı anda çalışmasını sağlayan bu alet, yüzlerce yıldır kullanılıyor! Ancak, aletin bugünkü kullanım şekli ilk defa 20. yüzyılın başlarında ortaya çıktı...
George Hackenschmidt isimli, "Rus Aslanı" lakaplı adam 19. yüzyılın önde gelen sporcularından biriydi. Özellikle de ağırlık kaldırma konusunda uzman bir isimdi. 1889 yılında 350 kilogramlık ağırlık kaldırmıştı. Fakat bu ağırlığı doğrudan yerden alarak havaya kaldırmıştı. Yıllar boyunca, George Hackenschmidt'in yolundan giden sporcular, ağırlık kaldırmanın daha modern, daha teknik ve daha işlevsel bir yöntemi olduğunu fark ettiler. İşte, uzanarak ağırlık kaldırma bu şekilde ortaya çıktı! 1930'lara gelindiğinde, ağırlık kaldırmanın uluslararası ve modern standartları bulunuyordu. 1939 yılında ise bugün bildiğimiz bench press uluslararası bir şekilde resmileşti.
3. Pilates kedilerden ilham alınarak geliştirildi!
Günümüzdeki en yaygın spor faaliyetlerinden olan pilates oldukça ilginç bir şekilde ortaya çıktı. Joseph Pilates isimli Alman bir sirk sanatçısı, bir dizi gösteri yapmak üzere İngiltere'ye gitmişti. Ancak, ne yazık ki aynı günlerde I. Dünya Savaşı patlak verdi! Bu nedenle Joseph Pilates ve arkadaşları, Man Adası'nda uzun süre boyunca tutsak edildiler! Pilates ve arkadaşlarının esirlik günlerini geçirdikleri Man Adası, kuyruksuz kedileri ile ünlüydü! Sıkıcı esirlik günlerinde, Pilates'in bu ilginç kedileri gözlemlemekten daha eğlenceli bir işi yoktu. Böylece Joseph Pilates, günlerce kedileri gözlemledi. Vücutlarını nasıl esnettiklerine, kaslarını nasıl zinde tuttuklarına yakından şahit oldu! Böylece, Joseph Pilates, kedilerden aldığı ilhamla bugün bildiğimiz pilatesi kurumsal hale getirdi ve dünyanın en popüler egzersizlerinden birinin mucidi oldu...
4. İlk halterler bugün olduğundan çok daha farklı görünüyordu
Ağırlık egzersizlerinin tarihi çok eski dönemlere kadar uzanıyor. Ancak, ağırlık egzersizlerinde kullanılan spor ekipmanlarının tarihi oldukça yeni sayılır. Bu durum, ağırlık egzersizlerinin en önemli parçalarından olan halter için de geçerlidir. Aslında, bugün bildiğimiz anlamdaki halter ilk defa 18. yüzyılda hayatımıza girdi. Viktorya döneminde Donald Walker tarafından yazılan "Kadınlar İçin Egzersizler" isimli kitapta, kolları güçlendirmek için "Hint Asası" kullanmak tavsiye ediliyordu. 19. yüzyılın sonlarında, Fransa'da açılan bir spor salonu, bugünkü halteri "13 kiloluk kürelere sahip çubuklar" ve " iki el için büyük ağırlık çubukları" olarak tanıtıyordu. Bu dönemdeki halterlerde ağırlık plakaları yerine oldukça büyük küre şekiller yer alıyordu. Modern halterin ortaya çıkışı ise 20. yüzyılın başlarında gerçekleşti.
5. Dambıllar binlerce yıldır kullanılıyor
Dambıl kelimesi, ilk defa 18. yüzyılda İngiltere'de ortaya çıktı! Dambıl ismi, kilise çanlarını çalmak için kullanılan ağır çubuklardan geliyor. Ancak, genel şekilleri bugünkünden farklı olsa da dambıllar binlerce yıldır insanlığın ağırlık egzersizlerindeki en büyük yardımcısı! Dambılların kökeni Antik Yunan dönemine kadar uzanıyor. Biraz sonraki dönemlerde, içerisine kum doldurulan, ayarlanabilir dambılların kullanıldığı da biliniyor...
6. Koşu bandı işkence aleti olarak tasarlanmıştı
Kalori yakmanın en kestirme yollarından biri olan koşu bandı, bazı insanlar için işkence gibi görünebilir. Çünkü sürekli aynı yerde hiç ilerleyemeden koşmak, oldukça sıkıcı bir spor faaliyetine dönüşebilir! Viktorya döneminde İngiltere'de yaşayan William Cubitt isimli mühendis de aynı şeyi mi düşünüyordu bilinmez. Ancak, William Cubitt'in İngiltere'deki mahkûmları meşgul etmek ve sıkı bir şekilde çalıştırmak için düşündüğü bir şeyler vardı!
"Hapishane Çarkı" isimli alet işte böyle ortaya çıktı! Alet hapishanelerde kullanılmaya başlandığı ilk zamanlarda, tek amacı mahkûmların yorgun düşmesini sağlamaktı. Ancak bu işkence aleti zamanla daha işlevsel bir hal aldı. Artık hiç değilse, mahkûmların saatlerce durmaksızın koşması tahıl öğütülmesine yarıyordu! Pek çok mahkûmun Hapishane Çarkında, 10 saatten fazla koşması isteniyordu! Neyse ki 1898 yılında bu korkunç aletin kullanımı yasaklandı. Bugünkü koşu bandına öncülük eden bu aletin farklı versiyonları 19. yüzyılın sonlarında farklı alanlarda kullanıldı. Wayne Quinton isimli mühendisin daha küçük ve daha hafif koşu bandı tasarımı, bu spor aletinin yaygınlaşmasına olanak tanıdı.
7. Modern jimnastik Alman ulusunun birliğini sağlamak için kullanıldı
"Çünkü jimnastiğin babası" olarak anılan Friedrich Ludwig Jahn jimnastiğin sağlıklı yaşam için oldukça önemli olduğuna inanıyordu. Friedrich Ludwig Jahn'ın inandığı başka bir şey daha vardı. Jimnastik, nasıl sağlığa iyi geliyorsa Alman halkını da bir araya getirebilirdi! Çünkü o dönem, Almanya Napolyon'a karşı büyük bir savaş kaybetmişti. Bu nedenle Friedrich Ludwig Jahn önderliğinde ülkenin dört bir yanında açık hava spor salonları kuruldu! Bugün kullandığımız pek çok jimnastik aleti de bu salonlarda ortaya çıktı. Almanya'daki jimnastiği ABD'ye taşıyan göçmenler, burada açtıkları jimnastik salonlarıyla jimnastiğin dünya genelinde yaygınlaşmasını sağladılar.
8. Kürek çekme 19. yüzyılda spor haline geldi
Kürek çekmek, oldukça eski dönemlerden beri bilinen faydalı bir egzersiz. Ancak, kürek çekme ile tanışan ilk insanlar, kölelerdi! Çünkü tarihin karanlık dönemlerindeki gemi seyahatlerinden, yakın geçmişe kadar kürekleri köleler çekmek zorundaydı! Elbette kölelerin kürek çekmeyi faydalı bulup bulmadığını bilmek mümkün değil! Bununla birlikte Antik Yunan'da askerlerin egzersiz amaçlı karada kürek çektikleri biliniyor. Kapalı bir alanda eğlence veya spor için kürek çekme fikri ise ilk defa 19. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıktı. 1871 yılında William B. Curtis isimli bir adam, iç mekan için tasarladığı kürek aletinin patentini aldı. Bu makine oldukça basit bir tasarıma sahipti. Bu nedenle, gerçek bir kürek çekme deneyimi sağlayamıyordu! Ancak bu öncü alet sayesinde üretilen yeni makineler 1981'den beri salonların değişmez spor aletleri arasında yerini aldı.
9. Kettlebell 1700'lü yıllardan beri kullanılıyor
Ancak o zamanlar Rusya'nın tarlalarında mahsulün miktarını ölçmek için kullanılıyordu! Rusya'nın tarım işçileri zamanla bu ölçü aletinin aynı zamanda güzel bir spor aleti olabileceğini fark ettiler! Böylece, bu "dambıllar" hem tarlalardaki ürünlerin miktarını ölçmek hem de etkili ağırlık egzersizleri yapmak için kullanıldı. 19. yüzyılda, Rusya'da ordu eğitiminin bir parçası oldu. Ancak Sovyetler Birliği'nin dış dünyadan görece izole yapısı, bu dambılların resmi bir spor aletine dönüşmesini engelledi. 1998 yılında eski bir özel kuvvetler eğitmeninin bu aleti Batı'ya götürmesiyle "çaydanlık şekilli" bu damıllar dünya genelinde yaygınlaştı. Ve bugün bile tüm dünyada oldukça yaygın bir spor ekipmanı olarak kullanılıyor.
10. Kişiselleştirilebilen spor aleti fikri 19. yüzyılda ortaya çıktı
Bugünkü spor salonları, kişisel olarak ayarlanabilir ve çok farklı kas gruplarının çalışmasına olanak tanıyan spor aletleri ile dolu! Ancak 1870 yılında kadar, kişiselleştirilebilir spor aletleri kimsenin aklına gelmedi! Dudley Allen Sargent isimli bir eğitmen 1870 yılında spor dünyasını kökten değiştirecek hamle yaptı! Sargent, eğitmen olarak çalıştığı yerdeki spor aletlerinin, bütün sporcular tarafından kullanılamadığını fark etti. Kimi aletler ya çok büyüktü ya da çok ağırdı. Veya başka nedenlerle, her alet bütün sporcuların kullanımına uygun değildi. Bunun üzerine Sargent, kişiselleştirilebilir spor aletleri üzerine çalışmaya başladı. 1879 yılında ise, ihtiyacı olan maddi desteği buldu! Böylece sorumlusu olduğu yeni spor salonun, kişiselleştirilebilir spor aletleri ile donattı. Artık çok daha fazla sporcu, spor aletlerini rahatlıkla kullanabiliyordu. Elbette, Sargent'in tasarımları bugünden bakıldığında oldukça ilkeldi. Buna rağmen Sargent'ın çalışmaları bugünkü teknoloji harikası spor aletlerinin temelini oluşturan önemli bir yenilikti.
Mehmet Can Demir
|