Erkek isimleri ve anlamlari

A' İLE BAŞLAYAN erkek İSİMLERİ VE ANLAMLARIAbay: 1. Beceri. 2. Seziş, anlayış. 3. Büyük erkek kardeş.Abbas: 1. Aslan. 2. Sert, çatık kaşlı kimse.Abdi: Kullukla, kölelikle ilgili.Abdullah: Tanrı'nın kulu.Abdülaziz: En yüce, en...

Başlatan: Luna - Güncelleme: 03 Mart 2023, 00:23:52 - Gösterim: 7,138

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Erkek isimleri ve anlamlari


S Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Saadettin: 1. Dinin mutluluğu. 2. Dini uğurlu, kutlu kılan.

Sabahattin: Dinin güzelliği.

Sabri: Sabırlı, sabreden.

Sacit: Secde eden, alnını yere koyan.

Sadık: İçten bağlı, doğru, gerçek dost.

Sadri: Göğüsle ilgili, göğse ait.

Sadullah: Tanrının kutlu, talihli kıldığı kimse.

Sadun: Mübarek, kutlu, uğurlu.

Safa: 1. Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma. 2. Eğlence, zevk, neşe.

Saffet: Saflık, temizlik, arılık.

Sahir: 1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü.

Saim: Oruç tutan, oruçlu.

Sakıp: 1. Parlak, ışıklı. 2. Delen, delik açan.

Sakman: 1. Uyanık, akıllı kimse. 2. Sessiz, sakin kimse.

Salah: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık.

Saldıray: Düşmanı iyi gözle ve hemen saldır.

Salih: 1. Elverişli, iyi, uygun, yakışır. 2. Yetkisi, hakkı olan. 3. Dinin buyruklarına uygun harekette bulunan.

Salim: 1. Sağ, salim, sağlıklı. 2. Eksiksiz, kusursuz. 3. Korkusuz, emin.

Salman: Başıboş, serbest, özgür.

Samet: 1. Çok yüksek, ulu. 2. Kimseye ve hiçbir şeye muhtaç olmayan anlamında Tanrı adı.

Sami: Yüksek, yüce.

Samih: Cömert, eli açık.

Samim: Öz, asıl, iç, gönül.

Sanay: Ay gibi güzel, ayı anımsatacak kadar güzel.

Sancak: Alay bayrağı.

Sancar: 1. Kısa kama. 2. Saplayan, batıran, yenen.

Saner: Ünlü, tanınmış kimse.

Sargın: 1. Candan, içten, yürekten. 2. Çekici, cazibeli. 3. Kapalı, puslu hava. 4. İstekli, hevesli.

Sarp: 1. Çetin, sert, şiddetli. 2. Dik, çıkılması ve geçilmesi güç.

Sarper: Sert, güçlü erkek.

Savaş: 1. Silahlı çatışma. 2. Uğraşma, kavga, mücadele.

Saygın: Saygı gören, sayılan, hatırlı.

Seçen: İyiyi kötüden, güzeli çirkinden ayıran kimse.

Seçkin: Benzerleri arasında niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, üstün, seçilen.

Sedat: 1. Doğruluk, hatasızlık. 2. Doğru ve haklı şey.

Sefa: 1. Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma. 2. Eğlence, zevk, neşe.

Sefer: 1. Yolculuk. 2. Savaş.

Selahattin: Dinine bağlı kimse.

Selâmi: İyilik, barış ve rahatlıkla ilgili.

Selçuk: Güzel konuşma yeteneği olan, uz dilli.

Selek: 1. Eli açık, cömert. 2. Düzensiz, savruk.

Selim: Sağlam, kusursuz, doğru.

Selman: Barış içinde bulunma, huzur, erinç.

Semi: İşiten, işitme kuvveti olan.

Semih: Cömert, eli açık.

Semin: Çok değerli.

Serbay: Önder, lider, başta gelen.

Sercan: Sevgili, sevilen.

Serçin: 1. Seçme, seçkin olan. 2. Mekiğin parçalarından her biri.

Serdar: Askerin başı, kumandan, komutan.

Sergen: 1. Raf. 2. Vitrin. 3. Tepelerdeki düzlük yerler. 4. Yorgun, perişan.

Serhan: Baş kağan, baş hükümdar.

Serhat: Sınır, hudut.

Serkan: Asil bir soydan gelen kimse.

Serkut: Mutlu, talihli, kutlu insan.

Sertaç: Baş tacı, çok sevilen, sayılan kimse.

Sertuğ: Padişahların ve vezirlerin başlarına taktıkları başlıkların ön tarafında bulunan tüy veya püskül biçimindeki süs.

Server: Baş, başkan, reis, ulu.

Servet: Zenginlik, varlık.

Settar: 1. Örten. 2. Ayıplan örten, bağışlayan anlamında Tanrı adı.

Seva: Beraber olma. Beraberlik. Denk. Eşitlik.

Seyfettin: Dinin kılıcı, dinin askeri.

Seyfi: 1. Kılıçla ilgili, askerliğe ait. 2. Kılıç biçiminde. 3. Asker zümresi.

Seyfullah: Allah'ın kılıcı, askeri.

Seyit: 1. Bir topluluğun ileri gelen kişisi. 2. Hz. Muhammed´in soyundan olan kimse.

Seymen: Seğmen

Seyyid: 1.Efendi. 2.Bir topluluğun ileri gelen kişisi. 3.Hz. Muhammed´in (s.a.v) soyundan olan kimse. Temiz ve fazilet sâhibi Müslüman zât.

Sezai: Uygun, yaraşır, münasip.

Sezek: Duygulu, hassas, anlayışlı.

Sezer: Duygulu, hisli, anlayışlı.

Sezgen: Sezgili, hisseden, duyan.

Sezgin: Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı.

Sezmen: Sezen, anlayan kimse.

Sıddık: Hiç yalan söylemeyen, doğru konuşan, sözünün eri.

Sıtkı: İçi, yüreği temiz, doğru kimse.

Simavi: Yüz, çehre, beniz ile ilgili.

Sinan: Mızrak, süngü.

Somer: Doğru ve güçlü kimse.

Sonat: Bir veya iki çalgı için yazılmış, üç veya dört bölümden oluşan müzik yapıtı.

Soner: Son doğan erkek çocuk.

Songur: 1. Şahin. 2. Ağır, hantal.

Soydan: Soylu bir aileden gelen, soylu.

oykan: Asil, soylu kimse.

Soylu: İyi tanınmış, köklü bir aileden gelen kimse.

Soysal: Soyun genişlesin, yayılsın anlamında kullanılan bir ad.

Sökmen: 1. Yiğitlere verilen san. 2. Selçuklulara bağlı Hasankeyf Artuklu Beyliği'nin kurucusunun adı.

Sözen: Güzel konuşan, söylev veren, hatip.

Sözer: Sözünde duran kimse.

Suavi: Herkesin işine koşan, yardım eden.

Sunal: Sunma, sunuş ile ilgili.

Sunar: Saygılı bir biçimde verir, takdim eder anlamında kullanılan bir ad.

Sunay: Ay gibi parlak olan, parıltı veren.

Süha: Büyükayı yıldız kümesinden en küçük yıldız.

Süheyl: Güney yarımküresinde yer alan parlak yıldız.

Süleyman: 1. Huzur, sükûn.2. Kur'an-ı Kerim'de adı geçen peygamberlerden biri.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

Ş Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Şadi: Memnunluk, sevinç, gönül ferahlığı.

Şafak: Güneş doğmadan az önce beliren aydınlık.

Şahan: Şahin

Şahap: 1. Kıvılcım. 2. Akan yıldız. 3. Cesur, yürekli kimse.

Şahin: Oldukça büyük boylu, yırtıcı kuş.

Şair: Şiir yazan kimse, ozan.

Şakir: Şükreden, durumundan memnun olan kimse.

Şan: Ün, nam, şöhret.

Şanal: "Adın duyulsun, ünlü, şanlı bir insan ol" anlamında kullanılan bir ad.

Şanlı: Ünlü, tanınmış kimse.

Şansal: "İyi niteliklerinle ün kazan, şanın yayılsın" anlamında kullanılan bir ad.

Şems: Güneş.

Şemsettin: Dinin güneşi, dinin insanlara verdiği aydınlık.

Şemsi: Güneşle ilgili, güneşe özgü.

Şen: Neşeli, sevinçli.

Şenkal: "Her zaman neşeli kal" anlamında kullanılan bir ad.

Şenol: "Her zaman neşeli mutlu ol" anlamında kullanılan bir ad.

Şeref: Büyüklük, ululuk, üstünlük.

Şevket: Büyüklük, heybet.

Şevki: Şevkli, neşeli, istekli.

Şinasi: Tanımaya, anlamaya özgü, tanımak, bilmekle ilgili.

Şuayp: 1. Cemaat, kabile. 2. Kızıldeniz'den çıkarılan taşlar. 3. Medyen halkına Tanrı tarafından gönderilmiş bir peygamber.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

T Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Tacettin: Dinin tacı.

Taci: Taç takınmış kimse.

Taha: Kur´an-ı Kerim'in yirminci surenin adı.

Tahsin: 1. Beğenme, alkışlama. 2. Güzelleştirme.

Talat: 1. Yüz, surat, çehre. 2. Güzellik.

Talay: 1. Deniz, büyük nehir. 2. Çok, fazla.

Talha: Zamk ağacı.

Talip: İsteyen, istekli.

Talu: 1. Seçkin, seçilmiş, güzel. 2. İki kürek kemiği arası.

Tamar: 1. Canlı varlıklarda kan dolaşımına yarayan kanal. 2. Yer altında belli bir maden alanı. 3. Huy, yaradılış. 4. Tür.

Tamay: Ayın bütün durumu, dolunay.

Tamer: Tümüyle nitelikli kişi.

Tan: 1. Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak vakti. 2. Sabah akşam esen serin rüzgâr.

Tanalp: Şafak gibi aydınlık yiğit.

Tanaltan: Şafak gibi aydınlık hükümdar.

Tanay: Şafak gibi aydınlık insan.

Tanberk: Şafak gibi aydınlık, güçlü insan.

Taner: Şafak vakti gibi aydınlık, güçlü kimse.

Tanfer: Şafak vakti gibi aydınlık, güçlü kimse.

Tanju: Türk hükümdarlarına Çinliler tarafından verilen san.

Tankut: Şafak vakti gibi parlak, mutlu kimse.

Tansel: Şafak seli, ışık seli.

Tansu: Şafağın aydınlattığı su gibi parlak ve temiz olan.

Tanyel: Şafak vakti esen rüzgâr.

Tardu: Armağan, hediye.

Tarhan: 1. İslâmlıktan önce verilmiş vekil, vezir, bey gibi san. 2. Ayrıcalıklı, saygın kişi.

Tarık: Sabah yıldızı, Venüs.

Tarkan: 1. İslâmlıktan önce verilmiş vekil, vezir, bey gibi san. 2. Ayrıcalıklı, saygın kişi.

Taşkın: 1. Coşkulu, coşkun. 2. Su baskını.

Tayfun: Çin Denizi'nde ve Hint Denizi'nde görülen güçlü kasırga.

Tayfur: Küçük bir kuş türü.

Taykut: Kutlu, uğurlu çocuk.

Taylan: 1. İnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu. 2. Çok yağmur yağmasına karşın işlenebilir durumdaki toprak.

Tayyip: 1. İyi, güzel, hoş. 2. Çok temiz.

Tekay: Eşsiz ay.

Tekcan: Çok değerli, eşsiz kimse.

Tekçe: 1. Bir topluluk oluşturan şeylerin her biri. 2. Tek başına, yalnız. 3. Yegâne, eşsiz, benzersiz.

Tekin: 1. Tek, eşsiz. 2. Uyanık, tetikte. 3. Uslu. 4. Şehzade, prens. 5. Uğurlu.

Temel: 1. Bir şeyin gelişimi için ilk ögeler. 2. En önemli, belli başlı, ana, esas. 3. Dayanıklı. 4. Bir yapının sağlam dayanak buluncaya kadar toprak içinde aşağıya doğru uzatılan dip duvarları.

Teoman: Hun İmparatoru Mete´nin babası.

Tercan: 1. Genç, taze, körpe. 2. Kırmızı buğday.

Terlan: Sarı renkli, büyük pençeli, kartala benzeyen bir kuş.

Tevfik: 1. Uydurma, uygun düşürme. 2. Başarıya ulaştırma. 3. Tanrı'nın yardımına kavuşma.

Tibet: Çin´in batısında özerk bir bölge.

Timuçin: Katı, sağlam demir.

Timur: Demir.

Toker: Gözü tok kimse.

Tolay: Topluluk, cemiyet.

Tolga: Miğfer.

Tonguç: 1. En büyük çocuk. 2. Bir tür kuş, baykuş.

Toprak: 1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.

Toygar: Turgay.

Tufan: 1. Nuh Peygamber zamanında yağan ve bütün dünyayı su altında bırakan şiddetli yağmur. 2. Şiddetli yağmur.

Tugay: Alayla tümen arasındaki askerî birlik.

Tuğra: Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları, özel bir biçimi olan sembolleşmiş işaret.

Tuğrul: Yırtıcı bir kuş.

Tulga: Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık.

Tumay: Sessiz, sakin.

Tuna: 1. Çok, bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli.

Tunay: 1. Sessiz, sakin. 2. Gece görünen aydınlık.

Tunca: Balkan yarımadasında Meriç ırmağının kolu.

Tuncay: Tunç renginde ay.

Tuncer: Tunç gibi güçlü kimse.

Tunç: Koyu kızıl renkte olan, bakır, çinko ve kalay alaşımı, bronz.

Turab: 1. Toprağın babası. 2. Arapça tamlama. 3. Hz. Ali'nin lakaplarından biri.

Turan: 1. Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı.2. Türklerin Orta Asya'daki en eski yurtları.

Turgay: Boz renkli, küçük, ötücü, tarlalarda yuva yapan bir tür serçe, toygar.

Turgut: Konut, oturulacak yer.

Turhan: 1. Soylu ve seçkin kimse. 2. Eski Türklerde vergi ödemeyen, hükümdar huzuruna izinsiz girebilen, saygın kişi.

Tunga: 1. Görkemli, kuvvetli, muazzam. 2. Yiğit, kahraman. 3. Rütbe, unvan.4. Bir tür kaplan.

Tümcan: Gerçekten dost olan kimse.

Tümer: Tam erkek, yiğit.

Türabi: Topraktan yaratılmış.

Türe: 1. Görenek, gelenek, töre. 2. Subay, komutan. 3. Hak ve hukuka uygunluk, adalet.

Türkay: Ay gibi parlak, aydınlık Türk.

Türker: Yiğit Türk.

Tüzün: Yumuşak huylu, sakin, soylu, asil kimse.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

U Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Uçar: Uçan, uçucu.

Uçay: Son ay.

Uçkan: Çok uçan, uçucu.

Ufuk: 1. Düz arazide veya açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer. 2. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü. 3. Çevre, dolay.

Uğraş: Bir güçlüğü yenmek için gösterilen sürekli çaba, mücadele.

Uğur: 1. Bazı olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan iyilik kaynağı.2. Bu nitelikte olduğuna inanılan şey.3. İyilik, şans, talih, baht. 4. Fırsat, tesadüf.

Uğuralp: Uğurlu yiğit.

Uğurcan: Uğurlu, hayırlı kimse.

Uğut: 1. Baygın, kendinden geçmiş. 2. Renksiz, solgun. 3. Kuru. 4. Yağmuru bol yılların buğdayı.

Ulaç: 1. Bağlayan, bağlayıcı. 2. Sınır.

Ulaş: Amacına ermiş, isteğine kavuşmuş kimse.

Ulu: 1. Erdemleri bakımından çok büyük, yüce. 2. Zengin.3. Saygın.

Ulualp: Çok erdemli, yüce yiğit.

Ulubay: Yüce, saygın, erdemli kişi.

Ulubek: Erdemli, saygın bey.

Uluberk: Erdemli, saygın, güçlü kimse.

Ulubey: Yüce, saygın, değerli bey.

Uluç: Yüce, saygın kimse.

Uluğ: Ulu.

Uluhan: Büyük, saygın hükümdar.

Ulus: 1. Millet, halk, insan topluluğu. 2. Göçebe. 3. Oba, aşiret kavim.

Ulun: 1. Büyük, ulu. 2. Temrensiz ok. 3. Buğday, arpa kökü.

Umur: Görgü, bilgi, deneyim.

Umut: Ummaktan doğan güven duygusu, ümit.

Unan: 1. Sadakat, bağlılık. 2. Hak.

Unat: 1. Doğru yol tutan. 2. Akıllı. 3. Ergin.

Ural: Kale, şehir, kent al, ele geçir" anlamında kullanılan bir ad.

Uras: Talih, şans.

Uraz: Talih, şans.

Uruç: Yukarı çıkma, yükselme, ağma.

Usbay: Akıllı, saygın kişi.

Uslu: Akıllı, zeki, uysal, sakin kimse.

Utkan: 1. Zafer kazanmış, muzaffer. 2. Şerefli, onurlu soydan gelen.

Utku: Üstünlük, zafer.

Uygar: Kültürlü, eğitimli, görgü kurallarına uyan, medeni kimse.

Uygur: Uygar, medeni.

Uzay: Bütün varlıkların içinde bulunduğu sonsuz boşluk.

Uzel: Usta, becerikli kişi.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

Ü Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Ülfer: Büyük su, ırmak.

Ülgener: Yüce, ulu kimse.

Ülger: 1. Şeftali, kumaş vb.ndeki ince tüy. 2. Vecize.

Ülkümen: Ülküsü olan, bir ülküye bağlı olan kimse.

Ümit: Umut

Ümitalp: Ümit:  Ummaktan doğan güven duygusu, ümit. Alp:  1. Yiğit, kahraman, cesur, bahadır kimse. 2. Eski Türklerde kullanılan bir unvan.

Ümitcan: Ümit:  Ummaktan doğan güven duygusu, ümit. Can:  1. Ruh. 2. Güç, dirilik. 3. İnsanın kendi varlığı, özü. 4. Gönül. 5. Çok içten, sevimli, şirin kimse.

Ün: 1. Yüksek ses, ses. 2. Şöhret, şan.

Ünal: "Adın duyulsun, tanın, ün kazan" anlamında kullanılan bir ad.

Ünalan: Ün-alan. Adı duyulmuş, ün kazanmış.

Ünalp: Tanınmış, ünlü yiğit.

Üner: Tanınmış, ünlü kimse.

Ünkan: Tanınmış soydan gelen kimse.

Ünsal: "Adın duyulsun, ünlen" anlamında kullanılan bir ad.

Ünsan: Adını duyuran, ünlü.

Ünsay: Ünlen, adın duyulsun anlamında kullanılan bir ad.

Ünver: "Ünlen, tanınmış bir insan ol" anlamında kullanılan bir ad.

Ürkmez: Korkmaz, yılmaz.

Üstün:  1. Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. 2. Yenen, galip gelen. 3. Sayıca çok, fazla.

Üstüner: Seçkin, başarılı kimse.

Üveys: Kurt, küçük kurt.

Üzeyir: Kutsal kitaplarda geçen bir ad.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

V Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Vaha: Çöllerin su bulunan kesimlerinde oluşan bitkili alan.

Vahap: Bağışlayan, ihsan eden.

Vahdet: Bir olma, tek olma, birlik, teklik.

Vakkas: Savaşçı, okçu.

Varan: Işımakta olan sabah vakti, sabahın erken vakti, tan vakti. 2. Yer yuvarlağının uydusu olan gök cismi.

Varlık: 1. Zenginlik, para, mal mülk. 2. Önemli, yararlı, değerli. 3. Yaşam, hayat. 4. Var olan her şey.

Varol: "Yaşa, uzun ve sağlıklı bir yaşamın olsun" anlamında kullanılan bir ad.

Vargın: Ulaşan, isteğine erişen.

Vasfi: Nitelikli.

Vassaf: Niteliklerini bildirerek anlatan veya öven.

Vecdi: Coşkunlukla ilgili, coşkunlukla oluşan.

Vecihi: Güzellik, hoşlukla ilgili.

Vedat: Sevgi, dostluk.

Vefa: 1. Sözünde durma, dostluğu sürdürme. 2. Sevgi bağlılığı.

Vefik: Arkadaş, yoldaş, aynı fikirde olan.

Vehbi: Tanrı bağışı olan.

Veli: 1. Sahip. 2. Ermiş, eren. 3. Bir çocuğun her türlü durumundan sorumlu olan kimse.

Velit: 1. Yeni doğmuş çocuk. 2. Kul, köle. 3. Erkek çocuk.

Vesim: Güzel yüzlü.

Visam: Damga, nişan.

Volga: Rusça:  Avrupa'nın en uzun nehri, Volga nehri yada İdil nehri. Fince:  Beyaz, ak sular, beyaz nehir.

Volkan: Yanardağ.

Vural: "Vur ve al" anlamında kullanılan bir ad.

Vurgun: Birine tutkun, âşık.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

Y Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Yağız: 1. Esmer. 2. Doru. 3. Yiğit. 4. Bakımlı hayvan.

Yağızer: Esmer kimse.

Yahya: "Tanrı lütufkârdır" anlamında bir söz.

Yakup: 1. Erkek keklik. 2. İbr. Takip eden, izleyen.

Yakut: Pembe veya kırmızı renkte değerli bir süs taşı.

Yalazan: Şimşek.

Yalçın: 1. Dik, sarp. 2. Düz, kaygan. 3. Parlak, cilalı.

Yalım: 1. Alev, ateş. 2. Kılıç, bıçak vb.nin kesici yüzü. 3. Kaya. 4. Sarp yer, uçurum. 5. Şimşek. 6. Kuvvet, kudret. 7. Orun, derece. 8. Çalım, gurur; onur.

Yalın: 1. Gösterişsiz, süssüz, sade. 2. Alev, ateş. 3. Taş, büyük kaya. 4. Çıplak, örtüsüz.

Yalkın: 1. Serap, ılgın. 2. Alev.

Yamaç: 1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.

Yaman: 1. Kötü, korkulan, şiddetli. 2. Cesur, güçlü. 3. Kurnaz, becerikli.

Yankı: Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansıması.

Yarkın: 1. Şimşek, ışık 2. Işıklı.

Yasa: Kanun, düzen, töre.

Yaser: Bolluk, varlık, zenginlik, varsıllık.

Yasin: Kur'an surelerinden biri.

Yaşar: 1. Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konulan bir ad.2. Yaşında.

Yaver: Yardımcı.

Yavuz: 1. İyi, güzel. 2. Mert, cesur. 3. Becerikli, hamarat. 4. Yumuşak huylu.

Yekta: Tek, eşsiz, benzersiz.

Yelit: Eksiltme, azaltma.

Yenal: Amacına ulaşan kimse.

Yener: Üstün gelen, kazanan.

Yıldır: Parlak, parlayan, ışıklı, ışık.

Yıldıray: Parlak, ışık saçan ay.

Yıldırım: 1. Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması. 2. Çok hızlı, canlı.

Yılmaz: Yılmayan, bıkmayan, azimli, sebatlı.

Yiğit : 1. Güçlü, yürekli, kahraman, alp. 2. Delikanlı, genç erkek. 3. Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen kimse.

Yiğitalp: Yiğit:  1. Güçlü, yürekli, kahraman, alp. 2. Delikanlı, genç erkek. 3. Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen kimse. Alp:  1. Yiğit, kahraman, cesur, bahadır kimse. 2. Eski Türklerde kullanılan bir unvan.

Yiğitefe: Yiğit:  1. Güçlü, yürekli, kahraman, alp. 2. Delikanlı, genç erkek. 3. Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen kimse. Efe:  1. Batı Anadolu köy yiğidi. 2. Ağabey.3. Kabadayı.

Yiğiter: Güçlü, korkusuz, kahraman kimse.

Yolaç: Yol gösteren, kılavuz.

Yoldaş: 1. Arkadaş, dost, yol arkadaşı. 2. Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.

Yordam: 1. Kılavuz, rehber. 2. Beceri, yatkınlık. 3. Gelenek, görenek. 4. Anlayış, yerinde davranış. 5. Kural, yöntem, düzen.

Yöntem: 1. Yol, tarz, metot. 2. Yetenek. 3. Uygun, kolay.

Yunus: Ilık ve sıcak denizlerde yaşayan etçil memeli hayvan.

Yusuf: 1. İnleyen, ah eden. 2. İnilti.

Yumlu: 1. Uğurlu, kutlu. 2. Kutsal, mübarek.

Yurdal: "Kendine yurt edin" anlamında kullanılan bir ad.

Yurtman: Yurdunu çok seven kimse.

Yurttaş: Yurtları veya yurt duyguları aynı olanlardan her biri.

Yüceer: Yüksek, büyük, ulu kimse.

Yücel: "Yüksel, yüce bir duruma gel, başarı kazan, ilerle" anlamında kullanılan br ad.

Yücelten: Dürüst, doğru, namuslu, suçsuz kimse.

Yüksel: "Yükseklere çık, yücel, başarı kazan, ilerle" anlamında kullanılan bir ad.

Yüzüak: Dürüst, doğru, namuslu, suçsuz kimse.
βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

Z Harfi ile baslayan erkek isimleri ve anlamlari

Zade: 1. Evlat, oğul. 2. Dürüst, doğru adam.

Zafer: 1. Amaca ulaşma, başarı. 2. Düşmanı yenme, üstün gelme, utku.

Zahir: 1. Parlak, açık, belli. 2. Dış görünüş, dış yüz. 3. Coşmuş, taşkın.

Zahit: Dinin buyruklarını yerine getiren, haramdan kaçınan kimse, sofu.

Zaik: Tadıcı, tadan, tat alan.

Zakir: Zikreden, anan.

Zamir: 1. İç, iç yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır. 4. Adın yerini tutan sözcük.

Zekai: Zekâyla ilgili, zekâya ait.

Zekeriya: Erkek.

Zeki: Anlayışlı, kavrayışlı, zekâ sahibi.

Zeycan: Candan, cana yakın.

Zeynel: Zeynelabidin.

Zeynelabidin: İbadet edenlerin süsü.

Zihni: Zihinle, akılla ilgili.

Zikri: Anma ile ilgili.

Zinnur: Nurlu, ışıklı, aydınlık.

Zirve: Doruk, bir şeyin en yüksek noktası, tepesi.

Ziver: Süs, bezek.
Ziya: Işık, aydınlık.

Zobu: 1. İri yarı, kalın, kaba. 2. Delikanlı. 3. Zor, sıkıntılı. 4. Eski vezir konaklarındaki hizmetli.

Zorlu: 1. Güzel, çok güzel, iyi. 2. Yakışıklı. 3. Güçlü, dayanıklı. 4. Sert, keskin. 5. Yürekli, cesur. 6. Girgin, girişken.

Zuhur: Görünme, meydana çıkma, baş gösterme.

Zuhuri: Orta Oyunu'nda komik rolü yapan kimse.

Zübeyr: Yazılı küçük şey.

Zühtü: Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.

Zülfikar: İki parçalı.

Zülkarneyn: İki boynuzlu.

Zümer: 1. Zümreler, gruplar. 2. Kur'an-ı Kerim'in 39. süresi.







βεήίм оŁλи βαиα қαŁıЯ , ĢєЯίуε καŁαи үоŁ αŁιЯ..

Benzer Konular (5)

Clicky