Kuruyemişleri neden suda bekletmelisiniz? İşte ceviz ve benzeri kuru yemişleri tüketmeden önce suda bekletmek için bazı sebepler: 1- Temizlenmeye ihtiyaçları vardır Kuruyemişler genellikle uzun süre depolanır ve sofranıza ulaşana dek birçok farklı tezgahtan geçer. Tüketmeden önce suyla yıkamak, bu süreçte üstlerinde birikmiş olabilecek toz ve benzeri kirlerden arınmasını sağlar. 2- Besin değeri yükselir Kuru yemişleri sindirmenin zor olduğunu ve yemek yedikten sonra size rahatsızlık verdiğini düşünüyorsanız, bunun sorumlusu tanninler olabilir. Tanninler, tahıllarda, muz ve elma gibi meyvelerde, bazı meyvelerde ve fındıkta bulunan fenolik bileşiklerdir. Bu, kuru yemişlerin uzun sure depolanmasını sağlayan, filizlenmeyi önleyen bir maddedir. Ne yazık ki, bu maddeler vücudunuzun besinlerden besinleri emmesini de engeller. Bunu sindirim enzimlerinizi engelleyerek ve mineral ve vitaminlerin kullanımını sınırlayarak yaparlar. Ayrıca tanninleri tükettiğiniz proteinlerle kompleksler oluşturma eğilimindedir. Bu komplekslerin sindirimi yine zordur. Yüksek miktarda tanin, vücut tarafından demir emilimini bile olumsuz etkileyebilir. Kuru yemişleri ıslatarak içeriğinde taninlerin büyük çoğunluğundan kurtulursunuz. Ceviz gibi sert kabuklu yemişlerde bulunan tanninlerle ilgili bir başka problem, onlara pek çok insanın tatsız bulduğu biraz acı bir tat vermeleridir. Islatmak, bu durumun önüne geçebilir. Fitik asit, doğal bir antioksidandır. Bununla birlikte, vücudunuzun diyetinizden emdiği minerallerle ilgili sorunlar yarattığı da bilinmektedir. Kuruyemişlerdeki bu bileşik, gıdadaki demir, çinko ve hatta kalsiyum gibi metal iyonlarını "şelatlar". Bunun anlamı, fitik asidin bu iyonlara bağlanarak gastrointestinal kanalda çözünmeyen ve emilmesi zor tuzlar oluşturmasıdır. Bu, sisteminizi minerallerden yoksun bırakır. Fitik asit ayrıca proteinin sindirimini kolaylaştıran enzimler olan pepsin ve tripsini de engeller. İlki, midenizdeyken proteinlerin parçalanmasına yardımcı olurken, ikincisi ince bağırsağınızda protein sindirimine yardımcı olur. Kuruyemişleri ıslatarak, fitik asit içeriğini azaltırsınız. Bu "antibesin" maddesini ortadan kaldırmak, vücudunuzun tükettiğiniz yiyeceklerdeki mineralleri kullanmasına izin verir. 2- Sindirimi kolaylaşır Araştırmalar, badem gibi kuruyemişlerin katı bir yapıya sahip olduğunu ve midenizin onları sindirim sırasında parçalamakta zorlandığını göstermiştir. Aslında, çiğ badem dokusu genellikle sindirimden sonra bozulmadan kalır. Hassas bir mideniz, sindirim sorununuz veya glüten duyarlılığınız varsa, kuruyemişleri ıslatmak onları sindirmeyi çok daha kolay hale getirebilir. Kuruyemişleri işleyerek, hatta sadece ıslatarak bile vücutta parçalanma hızlarını değiştirebilirsiniz. Tanninlerin, fitik asidin uzaklaştırılması ve fındıkların yumuşatılması, bunların çiğnenmesini ve içeride de parçalanmasını kolaylaştırır. Yemiş yedikten sonra bağırsak tahrişiyle karşı karşıya kaldıysanız, ancak yine de besin içeriği için tüketmek istiyorsanız, bu iyi bir seçenektir. 3- Kabuğu soyulabilir Kuruyemişleri ıslattıktan sonra, tohum kabuğu çok daha bir şekilde kolay çıkar. Tüketmeden önce bu ince kabuğu soymanın gerekliliği tartışılsa da bu işlem, sindiriminizi kolaylaştırabilir. Örneğin Ayurveda, besin içeriğine daha kolay erişmek ve daha az acı tat vermek için bademlerin kabuğunu ıslatıp çıkarmayı önerir. Bu suyu içmeyin! Kuruyemişleri tüketmeden önce bir gece suda bekletmek yeterli olur ancak sonrasında bu suyu tüketmek iyi bir fikir olmayabilir. Bu su, kuruyemişleri arındırmayı hedeflediğiniz tozlar ve tanninlerle dolu olacaktır. Eğer kuruyemişlerinizi yeniden kıtır bir hale getirmek istiyorsanız, düşük ısıda fırınlayabilirsiniz. Hthayat
|