İştahsız çocuklara yemeği sevdirecek 7 öneri

İştah, kısaca yiyeceklere karşı duyulan istek olarak tanımlanıyor. Beslenmedeki dengelin temeli olan iştah kontrolü ise başta gastrointestinal sistem olmak üzere merkezi sinir sistemi, pankreas ve adrenal bezler tarafından sağlanıyor....

Başlatan: Maui - Güncelleme: 30 Nisan 2022, 02:13:59 - Gösterim: 1,225

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

30 Nisan 2022, 02:13:59 Son düzenlenme: 27 Ekim 2022, 23:05:02 Kerem
İştahsız çocuklara yemeği sevdirecek 7 öneri


İştah, kısaca yiyeceklere karşı duyulan istek olarak tanımlanıyor. Beslenmedeki dengelin temeli olan iştah kontrolü ise başta gastrointestinal sistem olmak üzere merkezi sinir sistemi, pankreas ve adrenal bezler tarafından sağlanıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz konu hakkında bilgi verdi.





İştah, kısaca yiyeceklere karşı duyulan istek olarak tanımlanıyor. Beslenmedeki dengelin temeli olan iştah kontrolü ise başta gastrointestinal sistem olmak üzere merkezi sinir sistemi, pankreas ve adrenal bezler tarafından sağlanıyor. İştahsızlığın beslenme bozukluklarının bir belirtisi olabiliyor.




Beslenme bozuklukları organik ve fonksiyonel nedenlere bağlı olarak gelişebilir. Ayrıca biyolojik, davranışsal ve sosyal faktörlerden etkilenir. İştahsızlık ve yeme problemi çocuklarda en sık görülen sorunlar arasında yer alıyor. Gelişimsel yönden sağlıklı çocukların neredeyse yüzde 20-25?inde bu problemle karşılaşılabilir.




İştahsız çocuklarda öncelikle bir hastalık nedeninin olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Her hangi bir rahatsızlığın saptanmadığı durumlarda diyetisyen tarafından ailesinden üç günlük ayrıntılı beslenme öyküsü alınarak, besinlerin hazırlanma yöntemi, miktarı, yedirme yöntemleri (televizyon ya da ekran karşısında, oyalanma, ödül ve ceza vb.) gibi konularda bilgi ediniliyor. Tüm bu bilgilerin ardından ortaya çıkan tabloya göre beslenmesini artıracak öneriler geliştiriliyor.




Hastalıklar iştahsızlık yapabilir

Öncelikle iştahsızlığın nedeninin bilinmesi için çocuğun fiziki muayeneden geçirilmesi, tam kan sayımı, idrar tahlili, parazit araştırması ve karın grafisi gibi tahlil ve tetkiklerin yapılması gerekiyor.

Çölyak gibi bazı hastalıklar çok yoğun belirti vermeden de görülebiliyor. Böylesi bir durum iştahsızlığa yol açtığı için iştahı etkileyebilecek hastalıklar öncelikle araştırılmalıdır. Eğer çocukta bu tip bir hastalık saptandıysa, ailenin bu konuda bilinçlendirilmesi ve çocuğun beslenmesinde nelere dikkat etmesi gerektiği anlatılmalıdır.




Aile, iştahsız olduğunu düşünüyorsa...


Bazen ailesine ?iştahsız? gelen çocuklar aslında normal gelişim seyrinde olabiliyor. Yaşına uygun gelişen fakat sıklıkla narin yapılı çocuklar, gıda alımları vücut yapısına ve beslenme gereksinimlerine uygun olmasına rağmen aileleri tarafından iştahsız olarak değerlendirilirler. Böylesi bir durumda aileye temel beslenme kuralları hakkında bilgi verilmelidir.

Yemekle ilgilenmiyorsa...


Hareketli ve yemekle ilgilenmeyen çocukların iştahı çok az oluyor ve çabuk doyuyorlar. Bu çocuklar, hareketli ve meraklıdırlar. Çevrelerine yemekten daha fazla ilgi gösterirler. Yerken kolayca dikkatleri dağılır. Bu nedenle yemek sunumları dikkat çekici olmalı ve öğün aralarında atıştırmalıklara izin verilmemeli.

Yemeye az ilgi gösteriyorsa ve içine kapanıksa...


Bu çocuklarda tekdüze duygulanım vardır ve yemeğe karşı ilgileri azdır, iştah kaybı, karşılıklı gülümseme, agulama ve bebek ile bakım veren arasında göz teması gibi paylaşımlar azalmıştır. İçe kapanmanın işareti sayılan bu durumlarda ailenin uzmandan destek alması sağlanmalı.

Çok fazla yemek seçiyorsa...


Bazı çocuklar belli bir tada, yapıya, kokuya veya görünüme sahip olan yiyecekleri sürekli olarak reddediyor. Yeni gıdalara karşı gösterilen normal direncin ötesinde, daha inatçı bir direnç gösteriyorlar. Böylesi durumlarda çocuğun yaşına uygun besinlerin dikkat çekici bir şekilde hazırlanarak küçük porsiyonlar halinde verilmesi öneriliyor.

Ağlamaktan yemek yiyemiyorsa...

Bazı bebekler herhangi bir nedenle ağlamaya başladıklarında sakinleşemiyor. Aşırı ağlama beslenmeye engel olurken, ağlamanın açlığa bağlı olduğunu düşünen anne de bebeğini daha sık beslemeye başlıyor. Böylesi durumlarda beslenmenin loş ışıklı, gürültüsüz sakin bir odada yapılması, bebeğin rahat bırakılması annenin ten teması olacak şekilde emzirmesi bebeği sakinleştiriyor. Normal besine geçmiş küçük çocuklarda ise, yine çocuğu sakinleştirdikten sonra yemeğe geçilmesi gerekiyor...

İştahsızlığı önleyecek püf noktala


1. Yeme sorunu olan çocukların yaşıtlarının bulunduğu ortamlarda onlarla birlikte sofraya oturtulmasının yeme miktarını artırdığı gösterilmiştir.2. Besinler çocukların yiyebileceği türden hazırlanmalı. Kendi yemek istediğinde özgür bırakılmalı ve bunun için cesaretlendirilmelidir.3. Bir öğündeki besin reddedildiyse farklı bir besin denenmeli. Çocuk yine yemeyi reddederse zorlanmamalı. Ancak reddedilen besini, aralıklarla çocuğa tekrar sunmaya devam edilmelidir.4. Yemek gerekirse çocuğun ilgisini çekecek şekilde süslenmeli. Çocuğa besinlerin yararları oyunlarla anlatılmalı ve onun seçim yapmasına izin verilmelidir.5. Yemek saatleri düzenli olmalı. Aralarda iştahını kesebilecek besinler verilmemeli. Şeker ve çikolata çocuğa ödül olarak sunulmamalıdır. Daha da önemlisi aile bireylerinin çocuğa karşı tutumu tutarlı olmalıdır.6. Az miktarlarda yiyen çocuklarda sık öğünler oluşturulmalı. Gerekli durumlarda öğünün içeriğini zenginleştirilmelidir.7. Düzenli uzun süreli aktiviteler iştahı artırıyor. Buna karşı yemek öncesi ağır ve yorucu aktiviteler iştahı azaltıyor. Yemek düzenine uygun fiziksel aktivite planının yapılması önemlidir.
Kerem imza


Deli tarafıma denk gelmeyin, zira orada ben bile hükümsüzüm...

Benzer Konular (5)

6910

Yanıtlar: 1
Gösterim: 360

3815

Yanıtlar: 5
Gösterim: 959

5753

Yanıtlar: 1
Gösterim: 471

Clicky