1936 - Atatürk'ün, öğleden sonra Dolmabahçe Sarayı'nda 3. Türk Dil Kurultayı'nın çalışmalarını izlemesi.
1935 - Atatürk'ün, Florya'da denize girişi.
1931 - Atatürk'ün, Yalova'dan Ertuğrul yatı ile İstanbul'a dönüşü.
1929 - Atatürk'ün, Yalova'dan İstanbul'a dönüşü.
1928 - Ankara'da IV. Muallimler Birliği Kongre'sinde öğretmenlerin yeni harfleri öğreteceklerine dair ant içmeleri.
Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı salonunda İbrahim Necmi (Dilmen) Bey'in yeni Türk harfleri ve okunuşu ile ilgili tartışmalı konferansını izlemesi (Bu konferansı 150 kadar milletvekili de izlemiştir).
1927 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Kâzım (Özalp) Paşayı kabulü.
1925 - Atatürk'ün, öğleye doğru Kastamonu'dan İnebolu'ya hareketi, Ecevit ve Küre'den geçerek İnebolu'ya gelişi.
1924 - Atatürk'ün, Ankara'da Öğretmenler Birliği Kongresi üyelerine verilen çayda konuşması: "...Öğretmenler! Yeni kuşağı Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz, yeni kuşak sizin eseriniz olacaktır!" [Kocatürk]
Atatürk, 25 Ağustos 1924'te, Ankara'da, toplanan Muallimler Birliği Kongresi'ne katılan üyelere, yeni Türkiye'nin biçimlenmesinde ve yeni nesillerin yetiştirilmesinde en önemli görevin öğretmenlere düştüğünü aşağıdaki sözlerle açıklamıştır :
"Muallimler,
Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr muallim ve mürebbileri, sizler yetiştireceksiniz. Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip (orantılı) bulunacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister. Yeni nesli bu evsâf ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir. Mümtaz vazifenizin ifasına âli himmetlerle hasr-ı mevcudiyet edeceğinize asla şüphe etmem."
*** Mualimler Birliği Kongresi üyelerine, Millî Eğitim Bakanı Vasıf Çınar tarafından Şehir Lokantasında verilen çay ziyafetinde söylenmiştir:
Saygıdeğer Efendiler! Öncelikle bu toplantıyı düzenleyen Vasıf Beyefendi'ye huzurunuzda birkaç söz söylemek fırsatını verdiklerinden dolayı özellikle teşekkür ederim.
Hanımlar, Beyler! Seçkin meclisinizin içinde bulunmaktan dolayı sevinçliyim. Türkiye Mualimler Birliği'nin Ankara'da kararlaştırıldığı ilk kongresini çok büyük mutlulukla karşıladım. Memleketimiz ve cumhuriyetimiz için, sizler gibi kıymetli öğretmen hanım ve beylerinin burada toplanması çok verimli sonuçların ortaya çıkmasına yardımcı olacaktır.
Hanımlar, Beyler! Türkiye Muallimler Birliği'nin bütün memlekette şekillenmesini, Konya'yı olduğu gibi Van'ı ve Hakkari'yi de teşkîlâtı içine almasını ve her köyde üyeye sahip olmasını derin bir ilgi ile bekleyeceğim.
Öğretmenler! Yeni nesli, Cumhuriyet'in özverili öğretmen ve eğitmenleri, sizler yetiştireceksiniz; yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin yeteneğiniz ve özveriniz derecesiyle uygun olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu kalite ve yetenekte yetiştirmek sizin elinizdedir. Sizlerin, seçkin görevinizin yerine getirilmesine büyük özveriyle varlığınızı vereceğinize hiç şüphe etmem.
Ben millî öğretim ve millî eğitimimiz hakkındaki görüşlerimi çeşitli zamanlarda ve çeşitli nedenlerle söyledim. Fakat bu görüşlerimi birkaç kelimede toplayarak tekrar etmeyi faydasız görmüyorum.
Öğretmenler! Erkek ve kız çocuklarımızın, aynı şekilde bütün ilim derecelerindeki öğrenim ve eğitimlerinin uygulamalı olması önemlidir. Memleket çocuğu, her öğrenim derecesinde ekonomik hayatta istekli, eser sahibi ve başarılı olacak şekilde donanımlı olmalıdır. Millî ahlâkımız, uygar ilkelerle ve hür düşüncelerle arttırılmalıdır. Bu çok önemlidir, özellikle dikkatinizi çekerim. Göz korkutma ilkesine dayanan ahlâk, bir erdem olmadığı gibi güvene de uygun değildir.
Efendiler! Bu görüşümde sizin tamamen benimle beraber olduğunuza şüphe etmiyorum. Genel öğrenim ve eğitim programımız da bu temelleri içine alır. Fakat biliyorsunuz ki, görüşlerin, programların kesin ve açık olması çok önemli olmakla birlikte verim ve eser verebilmesi, onların becerikli, anlayışlı ve özverili öğretmenlerimiz tarafından okullarımızda çok büyük dikkat ve gayretle uygulamasına bağlıdır. İşte özellikle sizden rica edeceğim konu budur. Sizin başarınız, cumhuriyetin başarısı olacaktır. Arkadaşlar, yeni Türkiye'nin birkaç yıla sığdırdığı askerî, siyasî, idariî inkılâplar sizin, saygıdeğer öğretmenler, sosyal ve fikrî inkılâptaki başarılarınızla desteklenecektir. Hiçbir zaman hatırlarınızdan çıkmasın ki, "Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister."
Hâkimiyet-i Milliye: 26.08.1924
1922 - Başkomutanlık, Genelkurmay ve Batı Cephesi Karargâhlarının Şuhut'tan, muharebenin idare edileceği Kocatepe'nin güneybatısında çadırlı ordugâha nakledilmesi.
Batı Cephesi'nde son hazırlıklar yapıldı. Mustafa Kemal Kocatepe'ye çıkarak birlikleri gözden geçirdi. Başkomutanlık karargâhı Kocatepe'nin güneydoğusundaki çadırlı ordugâha nakledildi.
Mustafa Kemal, şifreyle Ankara'da başvekâlete yarın taarruzun başlayacağını bildirdi. Ayrıca emir üzerine Anadolu'nun dış dünyayla tüm haberleşmesi durduruldu.
1922 (25-26) - Atatürk'ün, cepheden İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Rauf Bey'e telgrafı: "...Ağustos'un 26. günü düşmana taarruz başlayacaktır."
1921 - Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921)
Yunan Kralı Konstantin'in, Eskişehir'de "Daily Telegraph"; gazetesi muhabirine demeci: "...Mustafa Kemal bu defa savaşı kabul ederse, ordusunu yok edeceğiz ya da ordusunun büyük kısmını esir edeceğiz(!) Ankara'ya girmeyi umuyoruz(!)"
1921 - Greeks thrown back at Battle of Sakarya, led by Mustafa Kemal.
1919 (16-25) - Alaşehir Millî Kongresi
Yunan işgaline karşı Türk topraklarında millî direnmeyi kurmak, işgali protesto etmek, kurulmuş olan Redd-i İlhak ve Redd-i İşgal heyetlerini birleştirmek için Batı Anadolu kasabalarından gelen delegelerin katılmasıyla Alaşehir'de toplanan bir millî kongre. Karesi (Balıkesir) delegesi Hacim Muhiddin Çarıklı'nm başkanlığında toplanan kongrede padişah, sadrazam ve düşman temsilcilerine telgraflar çekilerek beyannameler yayımlandı. Sivas kongresine katılma, Millî Kuvvetler kadro ve ikmalleri kararlan alındı. Kaynak: Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Sözlüğü 1918-2000
1916 - Doğu cephesinde 2. Ordu'nun, üç kolordusu ile karşı taarruza geçmesi ve Rus birliklerini geriletmeleri.
|