1934 - Türk Dil Komisyonu tarafından, Edebiyat derslerinin yeni dile göre nasıl okutulacağını kararlaştırma kararı aldı.
1930 - Milli İktisat ve Tasarruf Haftası tüm yurtta başladı.
1929 - Atatürk'ün, Başbakan İsmet (İnönü) Paşa'ya telgrafı: "Millï paramızın kıymetini koruma yolunda hükûmetin aldığı önlemlerin iyi sonuçlar vermekte olmasından memnunum. Büyük Millet Meclisi'nin bu vesile ile de beliren itimadı ve bütün milletin fiilî tasvibi, iktisat mücadelemizde başarınız için pek kıymetli bir teşviktir."
1922 - Ali Fuat Paşa, TBMM İkinci Başkanı seçildi.
1921 - General Frunze başkanlığındaki Ukrayna heyetinin Ankara'ya gelişi.
Atatürk'ün, Akşehir'de -Adana'dan gelen- Franklin Bouillon ile görüşmesi.
1920 - Doğu Cephesi Karargâhı, Kars'a taşındı.
Atatürk'ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla Anadolu'nun özlem ve selâmlarını bildirmek üzere Trakya'ya gönderilen Cevat Abbas (Gürer) ve Galip Bahtiyar Beyler aracılığıyla Trakya ve Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'ne mesajı: "...Trakya davası Anadolu davası ile eştir. Türk milletinin fedakârlığı, gayreti sayesinde her iki dava da kurtarılacaktır. Başarı temenni ve en samimî selâmlarımı sunarım."
Atatürk'ün, Çerkeş Ethem'in 9 Aralık 1920 tarihli telgrafına cevabı: "...Benim sözlerimi ve teminatımı bütün samimiyet ve ciddiyetimle kabul ederek, her türlü müşkülleri, başka makamlarla halletmekte zorluğa uğradıkça, doğrudan doğruya hususî ve gizli olarak bana bildirmekle halledilebileceğine inanmalısın!" [Kocatürk]
1919 - Atatürk'ün, "Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti" Yönetim Kurulu'nun 12 Aralık 1919 tarihli telgrafına cevabı: "...Anadolu'nun bilhassa pek büyük inkılâplara muhtaç olan kadınlık hayatında, gelecek için pek büyük ilerleme ve uyanış vaat eden bu takdire değer girişim, memleketin her türlü iyiliğini ve mutluluğunu amaç edinmiş olan Cemiyetimizin gerçekten teşekkürünü gerektirdi. Türk kadınlarının nezaket ve ciddiyeti, şefkat ve cömertlik ile karışmış fedakârlıkları, bu gibi toplumsal vesilelerle belirdikçe bütün cihan nazarında özellikle Avrupa'nın bize karşıt olan kamuoyu karşısında geleceğin çağdaş bir Türkiyesini kuracak millî yeteneğimizi ispat edeceğinden, millî ve vatanî menfaatlerde hanımefendilerin de fikrî ve ruhî ortaklığı memleket adına iftiharı gerektiren durumdur." [Kocatürk]
Galibler Yüksek komiserleri, Yunanlıların İzmir'i işgalini kabul etmedi.
1917 - Atatürk'ün, Veliaht Vahdettin ile tanışması. Bu tanışma Almanya seyahatinden 2 gün önce Vahdettin'in Vaniköyü'ndeki köşkünde olmuştur.
1915 - Light Horse fight at Um Rakham. The Light Horse was deployed against pro-Turkish Arabs.
1914 - Mesudiye zırhlısı, Çanakkale'de bir İngiliz denizaltısı tarafından batırıldı. Mesudiye Zırhlısı, 13 Aralık 1914'de, İngiliz B-11 Denizaltısı'ndan atılan torpidoyla batırıldı.
1887 Osmanlı-Rus, 1897 Osmanlı-Yunan, 1912 Balkan savaşlarında başarılarla görev yapan, Çanakkale Deniz Savaşları'nda da Çanakkale Boğazı'na girmek isteyen yabancı gemilere karşı sabit batarya olarak kullanılan Mesudiye Zırhlısı, 13 Aralık 1914'de, İngiliz B-11 Denizaltısı'ndan atılan torpidoyla batırılmıştı.
Sarısığlar mevkisinde denizin 20 metre derinliğinde bulunan Mesudiye Zırhlısı battığında, 598 kişilik mürettebatından 10 subay ve 25 er şehit olmuştu.
MESUDİYE ZIRHLISI NASIL BATTI? 13 Aralık 1914 günü, İngiliz denizaltısı avını arayan bir avcı heyecanıyla boğaza girdi, mayın hatlarından geçerek saat 12 de yenilecek yemek için mürettebatı toplu olarak geminin alt kısmında bulunan Mesudiye'yi, saat 11:58 de yaklaşık 800 metre mesafeden torpilledi. Bu isabetle yemek salonunda bulunan makina subayları parça parça oldular. Denizaltının attığı torpido ve sonrasında gözcüler tarafından görülen periskopu topbaşı borusunu çaldırmış ve Mesudiye'nin topları olanca şiddetile düşman denizaltısının göründüğü noktaya doğru ateş etmeye başlamıştı. Alınan yaralar nedeniyle top atışları gittikçe zorlaşıyor fakat son dakikaya kadar kahramanca devam ediyordu. Geminin makina dairesinde ise tam bir can pazarı yaşanıyordu. Burada sağ kalan subaylarla bir kaç erin yukarıya çıkma çabaları, geminin yan yatması ile oluşan meyilden dolayı işlevini kaybetmiş ve sıkışmış kapılar bu çabaları sonuçsuz bırakıyordu. Bu arada düşman denizaltısı ikinci torpilini de atarak gemiyi iki bacası arasından bir kez daha vuruyordu. Bu isabetten sonra gemi sulara gömülüyor ve kurtulan mürettebat da soğuk sulara düşüyordu. Kurtulan personel filikalar ile kıyıya çıktı.
|