Kediotu Bitkisi ve Kökü Ne İçin Kullanılır? By: Kerem Date: 14 Aralık 2022, 08:12:49
Kediotu Bitkisi ve Kökü
Valeriana officinalis olarak da bilinen kediotu, Avrupa ve Asya'ya özgü çiçekli bir bitkidir. Bitkinin kökü uzun zamandır uykusuzluğu tedavi etmek için bitkisel bir ilaç olarak kullanılmaktadır. Kediotu kökü kullanımı Yunan ve Roma İmparatorluklarına kadar uzanır ve Hipokrat tarafından baş ağrısı, sinirlilik, titreme ve kalp çarpıntısını tedavi etmek için not edilmiştir.
Kediotu, beyindeki gama-aminobütirik asit (GABA) reseptörlerini etkilediğine inanılan, valerenik asit olarak bilinen bir madde içerir. GABA'nın amaçlarından birinin, sinir hücreleri aşırı uyarıldığında yaşanan korku veya kaygıyı kontrol etmek olduğuna inanılmaktadır. Bunu yaparak kediotu hafif bir yatıştırıcı ve anksiyolitik (anksiyete azaltıcı ilaç) görevi görebilir.
Kediotu çaylar, özler, tentürler, kapsüller, tabletler ve uçucu yağlarda bulunur. Kediotu özü ve uçucu yağlar da yiyecek ve içeceklerde aroma verici olarak kullanılır.
Sağlık yararları
Alternatif uygulayıcılar, kediotu kökünün uykusuzluk, anksiyete, baş ağrısı, sindirim sorunları, menopoz semptomları ve egzersiz sonrası kas ağrısı ve yorgunluk gibi çeşitli sağlık koşullarını tedavi edebileceğine inanmaktadır. Bu iddiaları destekleyen kanıtlar genellikle karışıktır.
İşte kediotu kökünün daha yaygın kullanımlarından bazılarına bir bakış:
Uykusuzluk hastalığı
Kediotu kökü muhtemelen en iyi uykusuzluğa çare olarak bilinir. Tüketiciler arasındaki popülaritesine rağmen, uykuyu teşvik edebileceğine veya uyku kalitesini artırabileceğine dair çok az kanıt vardır. Sleep Medicine Reviews'daki çalışmaların 2015 yılında gözden geçirilmesi, kediotu kökünün (veya papatya veya kava gibi benzer "sakinleştirici" şifalı otların) uykusuzluk çeken 1.602 yetişkinde uyku üzerinde farkedilebilir bir etkisinin olmadığı sonucuna varmıştır.
Kaygı
Kediotu kökü, bazıları tarafından reçeteli anksiyete ilaçlarına, özellikle de GABA reseptörleri üzerinde etkili olan Xanax (alprazolam), Klonopin (klonazepam), Valium (diazepam) ve Ativan (lorazepam) gibi güvenli ve doğal bir alternatif olarak lanse edilmektedir.
Zayıf da olsa bu iddiaları destekleyecek bazı kanıtlar var. Valerenik asit, reseptörler üzerinde GABA iletimini artıran ancak Valium gibi bir ilacın belirgin yatıştırıcı etkileri olmadan etki gösterir. Bu, anksiyete ve diğer duygudurum bozuklukları için tedavi gören insanlara fayda sağlayabilir. Harvard Tıp Fakültesi'nin 2015 tarihli bir incelemesi, kaygıyı tedavi etmek için kullanılan 12 geleneksel bitkiden (şerbetçiotu, gotu kola ve gingko dahil), kediotunun bipolar bozuklukla ilişkili kaygıyı tedavi etmek için "en umut verici aday" olduğunu iddia ediyor.
Sıcak Basmalar
Kediotu kökü, menopoz döneminde yaygın olarak kadınları etkileyen sıcak basmaları en aza indirmede faydalı olabilir. Kediotu hormon düzeylerini doğrudan etkilemediği için kesin etki mekanizması bilinmemektedir. İran'dan menopozlu 68 kadını içeren 2013 yılında yapılan bir çalışmada, sekiz hafta boyunca 225 miligramlık dozlarda günde üç kez alınan kediotu kapsüllerinin, plaseboya kıyasla sıcak basmaların şiddetini ve sıklığını azalttığı bildirilmiştir.
Olası yan etkiler
Çoğu klinik çalışma, kediotu kökünün iyi tolere edildiğini ve kısa süreli kullanım için güvenli olduğunu göstermiştir. Yan etkiler varsa hafif olma eğilimindedir ve baş ağrısı, baş dönmesi, kaşıntı, mide rahatsızlığı, ağız kuruluğu, canlı rüyalar, ve gündüz uyuşukluk şeklindedir.
Nadiren de olsa, karaciğer hasarının, genellikle kediotu takviyelerinin veya "doğada hazırlanmış" kurutulmuş kökün aşırı kullanımına yanıt olarak meydana geldiği bilinmektedir. Karaciğer hasarının nedeninin kediotunun kendisinden mi yoksa ürün içendeki kirleticilerden mi kaynaklandığı bilinmemektedir.
Risk almamak için, kediotu kökünü tıbbi amaçla kullanıp kullanmayacağınızı doktorunuza sorun. İdeal olarak, karaciğerinizin sağlıklı ve çalışır durumda kalmasını sağlamak için karaciğer enzimlerinizin düzenli olarak izlenmesini sağlamalısınız.
Sürekli yorgunluk, mide bulantısı, kusma, koyu renkli idrar, kil renkli dışkı veya sarılık (gözlerin veya cildin sararması) dahil olmak üzere herhangi bir karaciğer bozukluğu belirtisi varsa, kediotu kullanmayı bırakın ve derhal doktorunuzu arayın.
Kediotu, alkol, yatıştırıcılar, bazı antidepresanlar, reçetesiz satılan uyku hapları veya kodein, difenhidramin veya doksilamin içeren soğuk algınlığı ve grip ilaçları ile birleştirildiğinde aşırı uykuluğa neden olabilir.
Güvenlik araştırmasının eksikliği nedeniyle kediotu çocuklarda, hamile kadınlarda veya emziren annelerde kullanılmamalıdır. Ayrıca aşırı alkol kullananlarda veya karaciğer hastalığı olan kişilerde çok dikkatli kullanılmalıdır.
İlaç etkileşimleri
Kediotu, sitokrom P450 (CYP450) olarak bilinen bir enzim tarafından karaciğerde parçalanır. Teorik olarak, aşağıdakiler de dahil olmak üzere CYP450 tarafından da parçalanan ilaçların etkinliğine müdahale edebilir:- Allegra (fexofenadine) gibi alerji ilaçları
- Sporanox (itrakonazol) veya Diflucan (flukonazol) gibi antifungal ilaçlar
- Camptosar (irinotecan), Etopophos (etoposide), STI571, Abraxane (paclitaxel), Velban (vinblastine) veya Vincasar (vincristine) gibi kanser ilaçları
- Mevacor (lovastatin) veya Lipitor (atorvastatin) gibi statin ilaçları
Dozaj ve Hazırlama
Kediotu veya kediotu kökü ekstreleri için belirlenmiş bir dozaj yoktur. Çoğu kediotu kapsülü ve tableti, 300 ila 600 miligram arasında değişen dozlarda formüle edilir ve bu aralıkta güvenli kabul edilir.
Kediotu kökü etkilerinin bir ila iki saat içinde farkedilebileceği söyleniyor. Genellikle yatmadan 30 dakika veya iki saat önce bir doz almak en iyisidir.
Kediotu çayı yapmak için, 2 ila 3 gram kurutulmuş kediotu kökü (kabaca 1 ila 2 çay kaşığı) bir fincan sıcak suya ekleyin ve 10 ila 15 dakika demlenmeye bırakın. Kediotu tentürleri ve özleri konsantrasyon olarak değişebilir; genel bir kural olarak, ürün etiketinde belirtilen önerilen dozu asla aşmayın.
Kediotu esansiyel yağı esas olarak aromaterapi için kullanılır ve dahili kullanım için tasarlanmamıştır. Tat vermek için kullanılan gıda sınıfı uçucu yağlar bile asla ağızdan alınmamalıdır.
Kediotu Hakkında Ansiklopedik Bilgi
Kediotu; (Lat. Valeriana). İkiçenekliler sınıfının Kediotugiller familyasından bir bitkidir. 300'den fazla çeşidi vardır. Türleri daha çok kuzey yarıkürenin ılıman bölgelerinde ve dağlık yörelerde yetişir. Bir bölümünün boyu 5-50 cm arasında değişirken, 200 cm'ye kadar uzayanları da vardır. Kökü etli, çokyıllık otsu bir bitkidir. Gövdeleri basit, dik ve içi boştur. Yaprakları basit ya da tüysü parçalıdır. Gövdenin tabanında rozet biçiminde uzun saplı, gövde üzerinde ise karşılıklı dizilişli ve sapsızdırlar. Çiçekleri beyaz ya da pembemsi renkli, asimetrik, erdişi, yalancı şemsiye görünümündedir, çanak yaprakları körelmiştir; taç yapraklar ise tüp biçiminde ve beş lobludur.
Kediotu içinde terpenik asit taşıması bakımından spazm çözücü, yatıştırıcı ve sakinleştirici etkilere sahiptir. Bu nedenle bu türün kökleri tıpta kullanılır. Tıbbi kediotu dışında Türkiye'de yetişen öteki türler şunlardır: Büyük yapraklı kediotu, dağ kediotu, küçük kediotu. En yaygın olan tıbbi kediotu Kuzey Asya ve Avrupa'da yabani olarak yetişmesine karşın tıptaki önemli nedeniyle kültüre alınmış çok yıllık otkus bir bitkidir. Yaydığı uçucu koku kedilerin hoşuna giden ve o nedenle kediotu adını taşıyan bu bitki 1-1.5 m. yüksekliğindedir. Çiçekleri beyaz ya da pembemsi renklidir. Rizom ve köklerinde şeker, nişasta, reçine, chatinin ve valerin adını taşıyan iki alkaloid ve uçucu yağ bulunur.
Kediotugiller, (Lat. Valerianaceae).
İki çenekliler sınıfının Rubinales takımından bir familya. Ilıman bölgelerde yetişirler. Bitişik taç yapraklı, bir ya da çok yıllık otsu bitkilerden oluşan bir familyadır. Yapraklar gövdenin tabanında rozet biçiminde, gövde üzerinde karşılıklı, çok parçalı, stipulasız ve sapsızdır. Çiçekleri erdişi, ender olarak tek eşeyli asimetrik, yalancı şemsiyeler biçiminde ya da daha sık biçimdedirler. Yumurtalık alt durumlu, üç karpelli, üç gözlüdür. Meyve tek tohumlu bir akendir. Meyvenin tepesinde tüylü bir papus bulunur. 10 cins ve yaklaşık 370 türü vardır. Türkiye'de 4 cins ve 40'ı aşkın türü yetişir.
Alinti