Renklerin Cinsiyeti Var mi? By: Kerem Date: 28 Nisan 2022, 02:05:49
Çoğu pembe renkli giysilerden oluştuğu için bir çocuk giyim mağazasının kızlar bölümünü bulmak kolaydır. Sonuçta mavi erkekler ve pembe kızlar içindir. Ya da bize uzun zamandır söylenen bilgi bu biçimdedir. Bu nedenle özellikle küçük kız çocuklarının pembe renge düşkünlüklerinin nedenini anlamak kolaydır. Ancak bu toplumsal cinsiyet normları, cinsiyetler arasındaki bazı doğal biyolojik farklılıkları mı yansıtır? Yoksa kültürel olarak mı inşa edilmişlerdir? Aslında cevap kime ve hangi yüzyılda sorduğuna bağlı olarak değişir. ve uzun zamandır tartışılmaktadır.
Cinsiyetler ve renk tercihlerini inceleyen çeşitli araştırmalar yapıldı. 2007 tarihli bir araştırmada Newcastle Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, erkeklerden ve kadınlardan renkli dikdörtgenler arasında seçim yapmalarını istedi. Aslında mavi renk her iki grubunda tercihleri arasında yer aldı. Ancak kadınlar kırmızımsı tonları erkeklere göre daha fazla tercih etti. Devamında araştırmacılar, tarih boyunca kadınların avlanmak yerine meyve toplamak için daha uzmanlaştığını ve bunun "kadınların arka plandan daha kırmızı" nesneler tercihini desteklediğini" öne sürdüler. Bu elbette basına "Kızlar pembe, erkekler mavi tercih ediyor." biçiminde yansıdı.
Bununla birlikte, diğer araştırmalar, renk tercihinde doğuştan gelen cinsiyet farklılıklarına karşı çıktı. 2011 tarihli bir çalışmada araştırmacılar yedi ay ile beş yaş arasındaki 192 erkek ve kız çocuğuna farklı renklerde küçük nesneler (örneğin bardak altlıkları ve plastik klipsler) gösterdi. İki yaşından küçük çocukların herhangi bir renk seçim tercihi olmadı. Ancak daha büyük çocuklar cinsiyete özgü tipik tercihler yaptı. Kızlar pembe nesneleri tercih etmeye ve erkekler onlardan kaçınmaya başladı. Bu, küçük çocukların cinsiyetlerinin farkına varmaya başladıkları yaş sınırıydı. Bu nedenle bulgu, kızların pembe tercihinin doğuştan olmadığını, sonradan öğrenildiğini ortaya koydu.
Çocuklar gözlem yoluyla öğrenirler. Bunun sonucunda da kendi cinsiyetlerinden kişilerin seçimlerini taklit ederler. Kendilerine cinsiyetleri için uygun olduğu söylenen nesnelerden hoşlanırlar. Yetişkinlikte, pembe/mavi renk tercihi daha az cinsiyet farkı gösterir. Kadınlar erkeklere kıyasla pembeyi hala marjinal olarak daha fazla tercih etseler de, hem erkek hem de kadın yetişkinler maviyi pembeye tercih ediyor.
Tartışma, tipik "kız için pembe", "erkek için mavi" ilişkisinin nispeten yeni bir fenomen olduğu iddiasıyla son birkaç yılda ilginç bir dönüş yaptı. Aslında 1920'lerden önce durumun tam tersi olduğunu öğrendik. Örneğin, 1890 tarihli Ladies Home Journal: "Bütün bebekler için saf beyaz kullanılır. Bir renk istendiğinde mavi kızlar, pembe erkekler içindir." biçiminde bir yazı yayınlamıştı. Bu da bu varsayılan cinsiyet-renk tercihinin doğuştan olduğu fikrini ortadan kaldırıyordu.
Kumaş boyama ve yıkama yöntemleri biraz daha gelişince, renkli bebek giysileri ilgi görmeye başladı. Peki hangi renklerdi bunlar? İlginçtir ki 1940'lara dek pembe erkeklerin, mavi kızların rengiydi. Moda belirleyiciler pembeyi daha "ölçülü" bir renk olarak gördükleri için onu erkeklere uygun bulmuşlardı. Daha zarif olan mavi ise kızlara yakıştırılmıştı. Bugün pembe kızlarla, mavi erkeklerle özdeşleştirildiğine göre, bu değişim nasıl gerçekleşti? Sorunun yanıtını kesin olarak bilen yok. Sebebi ne olursa olsun, 1950'lere gelindiğinde pembe kızlar, mavi de erkekler için kullanılmaya başlanmıştı.
Konuya 2012 yılında Torino Üniversitesi'nden Marco Del Giudice'nin dahil olmasıyla pembe/mavi cinsiyet çağrışımlarındaki tersine dönüşe ilgi daha da arttı. Kendisi,1800 ile 2000 yılları arasında yayınlanan İngiliz ve Amerikan İngilizcesi kitaplarının tümünde bir Google Ngram metin araması yaptı. "kızlar için mavi", "kızlar için pembe" ifadelerinden tek bir kelime bile bulamadı. Aynı şey erkekler için kullanılan ifadelerde de geçerliydi. Öte yandan, "erkekler için mavi", "kızlar için pembe" söylemine ilk olarak 1890'larda rastlandı. Sonrasında da İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yoğunlaştı.
Bu çalışmanın sonucu cinsiyet-renk çağrışımlarının kültürel bir fenomen olduğu fikriyle tutarlıydı. Sadece ilk çıkışı biraz daha geriye aldı. Bu çalışmanın devamında da cinsiyete dayalı renk tercihleri için doğuştan gelen argümana karşı daha fazla kanıt Chloe Taylor ve meslektaşları tarafından 2013'te yayınlandı. Namibya'nın kırsal kesimindeki Himbalar arasında, yani Batı tüketim kültüründen kopuk bir etnik grup ile yaptıkları bu çalışmada kadınların kırmızımsı veya pembe tonları tercih ettiğine dair hiçbir işaret bulamadılar. Sonuç olarak "kızlar pembe, erkekler mavi sever ve giyer" söylemi diğer bir çok şey gibi mitlerin nasıl doğup yayıldığının başka bir örneği gibi görünüyor.