24 Temmuz Atatürk Günlüğü By: Asrevya Date: 28 Mart 2022, 01:17:16
1938 - Atatürk'ün, Lozan Antlaşması'nın 15. yıldönümü nedeniyle telefonla İsmet İnönü'yü aratarak iltifatlarını ve iyi dileklerini iletmesi.
Atatürk'ün, Savarona yatı ile saat 16.30'da Büyükdere önünden ayrılarak Dolmabahçe önüne gelişi, burada bir saat kaldıktan sonra saat 19.00'da hareketle Marmara Ereğlisi önlerine varışı, gece Dolmabahçe önüne dönüşü.
1938 (24-25) - Atatürk'ün, gece saat 1.00'de Savarona yatından Dolmabahçe Sarayı'na geçişi.
1936 - Atatürk'ün, Florya Köşkü'nde Başbakan İsmet İnönü, Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Araş ve Adalet Bakanı Şükrü Saraçoğlu'nu kabulü.
1933 - Atatürk'ün, Lozan Barış Antlaşması'nın 10. yıldönümü nedeniyle İsmet Paşa'ya telgrafı: "Bugün, Lozan günüdür. Bu günü millete kazandıran zât-ı devletlerini bütün kalbimle tebrik eder ve gözlerinizden öperim."
Atatürk'ün, Yalova'da Millet Çiftliği'nde denize girişi, daha sonra motorla Karamürsel'e gelişi, oradan da İstanbul'a dönüşü.
1932 - Atatürk'ün, Sakarya motoru ile Yalova'dan hareketle Marmara'da bir gezinti yapması, Büyükada'ya uğrayarak Yat Kulüple bir süre dinlenmesi, daha sonra tekrar Yalova'ya dönüşü.
1930 - Atatürk'ün, Lozan Barış Antlaşması'nın 7. yıldönümü nedeniyle Başbakan İsmet (İnönü) Paşa'ya telgrafı: "Lozan Antlaşması'nı imzaladığınız büyük günün şerefli hatırasını kutlar, bundan duyduğum iftiharlarımı takdim eder ve sevgi ile gözlerinizden öperim."
İsmet (İnönü) Paşa'nın Atatürk'ün kutlama telgrafına cevabı: "...Lozan büyük bir eserin ancak bir aynasıdır. Eseri yaratana ve takip edene bağlılığımız ebedîdir, aziz ve büyük Başkanımız!"
Atatürk'ün, Yalova'da kendisini ziyaret eden Fethi (Okyar) Bey'e çiftliklerini ve yapılmakta olan binaları gezdirmesi.
1929 - Atatürk'ün, Lozan Antlaşması'nın 6. yıldönümü nedeniyle İsmet (İnönü) Paşa'ya telgrafı: "Devlet ve milletin bağımsızlığını bütün cihana pek parlak şekilde tanıtan Lozan Barış Antlaşması'nın yıldönümünde, barış yolundaki uğraşı ve çalışmalarınızı takdirde anmak benim için bir zevktir."
1928 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda, Lozan Barış Antlaşması'nın 5. yıldönümü nedeniyle gençliğin teşekkür ve bağlılık duygularını ileten İstanbul Darülfünunu Heyeti'ni kabulü.
Atatürk'ün, Ankara Hukuk Mektebi'nin ilk mezunlarını tebrik telgrafı: "...Ankara Hukuk Mektebi'nin ilk mezunlarını ve profesörlerini tebrik ve mezun efendilerin memlekete hayırlı hizmetlerde bulunmalarını temenni ederim." [Kocatürk]
1927 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Kahire elçimiz Muhittin (Akyüz) Paşayı kabulü.
1923 - Lozan Barış Antlaşması imzalandı.
Günümüz Türkiye'sinin sınırlarının çizildiği Lozan Antlaşması imzalandı.
Türkiye'nin bugünkü sınırlarını çizen ve Ankara'nın Türkiye'nin meşru hükümeti olarak uluslar arası alanda tanınmasını sağlayan Lozan Barış Antlaşması imzalandı.
Türkiye'nin bağımsız ve egemen bir devlet olarak tanınmasını sağlayan Lozan Barış Antlaşması imzalandı. Gazi Mustafa Kemal: ''Bu antlaşma, Türk milleti aleyhine, yüz yıldan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması'yla tamamlandığı zannedilmiş bir büyük suikastın yıkılışını ifade eden bir belgedir.''
Atatürk önderliğinde Milli Mücadele'ye başlayan Türk ulusu savaş meydanlarında büyük zaferler kazanmış ve Lozan Antlaşması (24 Temmuz 1923 imzalanmış barış antlaşması) ile siyasi ve hukuki alanda tescil etmiştir. Lozan barış görüşmeleri 8 ay sürmüş ve Türk tarafının kayıtsız şartsız bağımsızlık talebi nedeniyle çetin geçmiştir.
Atatürk der ki: "Bu Antlaşma, Türk milleti aleyhine, asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşmasıyla tamamlandığı zannedilmiş büyük bir suikastın yıkılışını ifade eder bir vesikadır. Osmanlı devrine ait tarihte örneği bulunmayan bir siyasî zafer eseridir." [Kocatürk]
Atatürk'ün, Lozan Antlaşması'nın imzalanması üzerine İsmet Paşa'ya tebrik telgrafı: "Memlekete bir dizi faydalı hizmetlerden ibaret olan ömrünüzü bu defa da tarihî bir başarıyla taçlandırdınız!"
Atatürk'ün, Lozan Antlaşması'nın imzası ve kurban bayramı nedeniyle orduya tebrik mesajı: "...Harp sahasında olduğu kadar siyasî sahada da Türk milletinin hakları, ısrarla ve ehliyetle savunulmuştur. Şimdiye kadar hiçbir ordunun tahammül etmediği derecede ağır bir görevi, büyük mazisinin şöhretine lâyık bir surette yerine getirmiş olan kahraman ordumuz, bugün kurtulan vatanın ufuklarında bayram ve barış güneşinin beraber doğduğunu görüyor. Dünya ve tarih karşısında Türk milletine karşı üstlendikleri görevi başarmaktan dolayı şimdi pek haklı olarak mutluluk ve iftihar duyan aziz silâh arkadaşlarımın, aynı mutluluk ve iftihar hissiyle bayramlarını tebrik ediyorum."
Atatürk'ün, eski Macar Başbakanı Frederik'e yazdığı mektubun, Macar Milli Meclisi'nde şiddetli alkışlarla karşılanması: "...istikamet, metanet ve nefisten fedakârlık, zafere ulaştırır. Ümitsizliğe düşmeyiniz. Zira gelecek, arzu ve imanı olana vaat edilmiştir." [Kocatürk]
1923 - Treaty of Lausanne signed.
The Treaty of Lausanne is signed in Switzerland by Turkey and the Entente powers that fought in World War I. After the collapse of the Ottman Empire and the end of the Turkish War of Independence (led by Mustafa Kemal Ataturk) the Treaty of Lausanne recognized the Republic of Turkey as a sovereign and independent nation.
1922 - Atatürk'ün, Akşehir'den Konya'ya gelişi, burada General Townshend'i kabulü ve görüşmesi: "...Evet, karşımızdaki düşmanın çok kuvvetli olduğunu biliyorum. Fakat insaniyeti savunanlar ölümle tehdit edilmelerine rağmen ölmezler ve ebediyen yaşarlar!"
Atatürk'ün, Konya'da Karargâh binası balkonundan Konyalılara hitabı: "Gayelerimiz, kesinlikle gerçekleşecektir!"
Atatürk'ün, Kâzım Karabekir'e telgrafı: "...Büyük Millet Meclisi'nin fevkalâde vaziyeti sebebiyle diğer meclislerle karşılaştırma yapılamayacak derecede gizli oturumlar yapılmış ve şimdiye kadar vuku bulan gizli oturum miktarı 197'ye ulaşmıştır." [Kocatürk]
1921 - Köprühisar ve Kavaklı'nın Yunanlılar tarafında işgali.
Fevzi Paşa, Ankara'nın boşaltılmasına ilişkin kararı açıkladı
1920 - Fransızlar Halep'i işgal etti.
Babaeski düşman istilasına uğradı.
Atatürk'ün, Bakû'de bulunan Halil (Kut) Paşa'ya mektubu.
1920 (23-24) - Albay Cafer Tayyar Bey'in (Eğilmez) Yunanlılara tutsak düşüşü.
1920 (20-25) - Doğu Trakya Savaşları başladı.
1919 - Erzurum Kongresi (23 Temmuz - 7 Ağustos).
Erzurum Kongresi, Damat Ferit Paşa'nın iddialarına cevap verdi.
Kongre aynı zamanda Meclis-i Mebusan'ın toplanmasını istedi.
Erzurum Kongresi'nin, Sadrazam Damat Ferit Paşa'nın 23 Temmuz 1919 tarihli ajans demecini, Padişah'a, Sadrazam'a, belediye reislerine, cemiyetlere, mülkî memurlara ve bütün komutanlara gönderdiği telgrafla cevaplaması: "Kongreyi, Meclis-i Mebusan niteliğinde göstererek esasen bir seneye yakın zamandan beri her defa Kanun-u Esasî'nin ilgili maddesine aykırı hareket eden Hükûmet'in, milleti haksız yere suçlaması gerçeğin ne derecelerde tahrif edildiğine bariz bir örnektir. Askerî ve mülkî memurların, vatanın yüksek menfaatlerini muhafazaya hizmet eden heyetlerden ibaret olması itibariyle de aynı gayeyi temine yönelmiş olan millî amaçlar için ellerinden gelen kolaylığı ve yardımı göstermeleri icap ederken önleme ve durdurma ile ihtar buyurulmaları insan zihninin iyiye yormaya güç bulamayacağı işlerdendir."
1919 - Nationalist congress in Erzurum; Mustafa Kemal elected chairman.
1913 - Atatürk'ün kurmay başkanlığını yaptığı Bolayır Kolordusunun -Bahr-i Sefid Boğazı Kuva-yi Mürettebe Komutanlığının kaldırılması üzerine- doğrudan Başkomutanlık Vekâleti'ne bağlanması.
1908 - İkinci Meşrutiyet ilan edildi.
Türk basınında sansür uygulaması kaldırıldı. 24 Temmuz, sonraki yıllarda Basın Bayramı olarak kutlanmaya başlandı.
Abdülhamit'in emriyle yayımlanan resmi bildiriyle ilan edildi. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin baskısıyla şekillenen İkinci Meşrutiyet, aynı gün sansürsüz yayımlanan gazetelerde halka duyuruldu.
İttihatçılar 23 Temmuz 1908 sabahı Selanik hükümet konağını işgal ettiler. Ayaklanmanın tüm ülkeye yayılacağından çekinen II. Abdülhamit, aynı gün İkinci Meşrutiyet'i ilan etmek zorunda kaldı.
İkinci Meşrutiyet dönemi ağırlıklı olarak İttihat ve Terakki hükümetlerinin yönetiminde geçti. Devlet yönetiminde İttihat önderleri Enver Paşa, Talat Paşa ve Cemal Paşa etkili oldular. Bu dönemde Osmanlı Devleti, Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya savaşlarına girdi. Üç savaşta da yenilgiyle ve toprak kayıplarıyla çıktı. I. Dünya Savaşı'nın hemen ardından VI. Mehmet, İtilaf Devletleri'nin baskısıyla 21 Aralık 1918'de parlamentoyu kapattı.