EYLÜL ÖZYÜREKBu mevsim düğün mevsimidir. Kışın ayazı, tozu toprağı bitmiştir. Yaz bütün cömertliği ve saydamlığıyla evliliğe iyi bir zemin yaratmıştır. Bu yüzden ilkbahar ile birlikte davul zurna seslerini daha sık duyarız.
Evlilik hayatın önemli adımlarından biridir. Evliliğe yönelen birey, sorumluluk alabileceğinin ilanını yapacak duruma gelmiş bireydir.
Ama eş seçimi evlilik kararını vermekten daha zordur. Uygun zamanda uygun eşi seçmeniz gerekir.
Doğru zaman; kişinin, bedensel, cinsel, zihinsel, sosyal ve duygusal yönlerden evliliğe hazır olduğunu, evliliğin getireceği sorumlulukları taşıyabilecek olgunluğa erişmiş olduğu zamanı yada seviyeyi ifade eder.
Doğru zamanı seçmek aslında evliliğe hazır olup olmadığınızı kendinize sorduğunuz bir sorudur. Cevabı da sizdedir.
Ama eş seçiminin kararı sadece size ait değildir. Karşılıklı uyumu her iki bireyin de sorgulaması, irdelemesi gerekmektedir.
Evlilik uzun soluklu bir birliktelik olduğu için, evlenmeyi düşünen çiftler arasındaki benzerlik ve yakınlıklar, mutlu, başarılı ve uyumlu evlilikler için önem kazanmaktadır.
Eş adayında tanımaya çalışılması gereken noktalar neler olmalıdır?
Bu soruya cevap verilebilmesi için, her şeyden önce kişi kendisini tanımalıdır. Kendi istek ve beklentilerini netleştirmiş olması çok önemlidir.
Kişi istek ve beklentilerini netleştirdikten sonra artık eş adayında olması gereken noktalara rahatlıkla bakabiliriz.
Öncelikle eş adaylarının, tanışma ve tanıma süreçlerinde birbirlerine karşı dürüst ve saydam davranmaları önemlidir. Olumlu, olumsuz tüm yönlerini ve beklentilerini açıkça ifade etmeleri ve göstermeleri önemlidir.
Evlilik karşılıklı sevgi ve saygının asla yitirilmemesi gereken bir kurumdur. Bunun temeli ise tanıma sürecindeki dürüstlükte atılır. Birbiriyle açık, samimi bir dille kurulan iletişim saygı ve sevgiyi de koruma altına alacaktır. Yine saygı adına bireyler birbirinden hiç bir şeyi gizlememelidir. Her şeyi baştan açık açık konuşmalıdır.
Mutlu, başarılı, sağlıklı bir evlilik için eş adaylarının dikkat etmesi gereken noktalara geçersek;1- Eş adayınızı seviyor musunuz? Aranızda fiziksel ve cinsel bir çekim var mı?
2- Evlilikte kadın-erkek rolleri ve cinsel ilişkiler konusundaki düşünceleriniz birbirine uygun mu?
3- Evlilik denince ne anlıyorsunuz ve ne bekliyorsunuz sorusuna uygun cevabı verebiliyor musunuz?
4- Alışkanlıklarınız birbirine benziyor mu? Eş adayınızın kabul edemeyeceğiniz bir alışkanlığı var mı?
5- Bir eş olarak sizden beklentileri neler? Siz bu beklentileri karşılayabilecek durumda mısınız?
6- Gerçekleri mi konuşuyor yoksa duymanız gereken şeyleri mi söylüyor?
7- Sinirli mi? Dürüst mü? Kibar mı, anlayışlı mı, düşünceli mi, sadık mı; bu özelliklerini kabul edebilecek misiniz?
8- Fiziksel yapı, beden ve ruh sağlığı yönünden evliliğe hazır mı?
9- Sosyal-duygusal ve zihinsel olgunluk açısından birbirinize uygun musunuz?
10- Eğitim düzeyleriniz birbirine denk mi?
11- Politik görüşleriniz veya dini inançlarınız bir birine uygun mu?
12- Gelecekle ilgili amaçlarınız veya hayalleriniz uygunluk gösteriyor mu? Geleceğe yönelik teminat oluşturma çabalarınız birbirine benziyor mu?
13- Çocuk yapma istekleriniz (isteksizliğiniz) veya çocuk yapma zamanı konusunda anlaşabiliyor musunuz?
14- Toplumsal çevreniz, sosyal değerleriniz birbirine uyuyor mu?
15- Sorun çözme diliniz birbirine uyuyor mu?
16- Ekonomik kaynaklarınızı nasıl kullanacağınız veya nasıl planlayacağınız konusunda görüş birliğiniz var mı?
17- Para harcama alışkanlıklarınız uygunluk gösteriyor mu? Para yönetimi geliştirebiliyor musunuz?
18- Birbirinizi dinliyor, anlıyor veya anlamaya çalışıyor musunuz?
19- Kendinizi onun yanında rahatça ifade edebiliyor musunuz?
20- Her iki bireyin aile yapıları arasında benzerlikler var mı?
21- Her iki bireyin de (varsa) aileler arası farklılıkları görüp kabul etmeyi başarabiliyor musunuz?
22- Ailenizin bu evliliğe bakış açısını değerlendiriyor musunuz? Engelleyici tutumlarını aşmayı başarabilecek misiniz?
23- Eş adayınız ailesinin veya başkasının etkisinde kalıyor mu?
Özde evlilik öncesi sıraladığımız bu önemli noktalar, danışmanlık merkezlerinin eğitim konularıdır. Ama ülkemizde evlilik öncesi, evliliğe hazırlanma eğitimlerine katılma büyük bir lüks olarak görülmektedir. Öz itibaryla başta bu noktalarda nasıl tutum ve tavır içinde olacağını bilmeyen bireyler heyecan ve duyguların, yada ekonomik yeterliliğin gölgesinde sorgulanmamış, olgunlaştırılmamış evlilik arifesi geçirerek evliliğe adım atarlar. Bu yüzden çok kısa sürede evlilikler boşanmayla sonuçlanmak zorunda kalır. Arkasında maddi ve manevi çöküntüler bırakır.
Bu yüzden evlilik yapacak adayların, durumları elveriyorsa bir evlilik öncesi eğitime katılmaları yada kendi aralarında sıraladığımız bu noktaları samimi bir zeminde konuşmaları, yapacakları evliliği garantiye alacaktır.
***
Evlilik öncesinde bu önemli noktaları gözden geçirdiniz ve evlendiniz. Şimdi evliliği teoriden çıkarıp pratiğe dökme zamanı önünüzde duruyor artık.
Peki evlilik içinde neler önemlidir? Nelere dikkat etmek gerekir?1- En önemlisi. Sevginizi sıklıkla söze ve davranışa dökün.
2- Eşinizin olumlu yönlerini, olumsuz yönlerinden önce görün.
3- Eşinizin olumlu yönlerini sık sık ifade edin, hatta bunu bir ilke edinin.
4- Eşinize sadık olun.
5- Sevgiyi, saygıyı ve güveni koruyun. Bunlar evliliğin en önemli dayanaklarıdır.
6- Olumlu ve olumsuz duygularınızı (sevgi-saygı, kızgınlık-korku, güven, düş kırıklığı her ne yaşıyorsanız) birbirinizle saydam ve dürüstçe paylaşın. Duygularınızı paylaşırken birbirinize destek
olun. Dinleyin, anlamaya çalışın, duygularınızdan dolayı birbirinizi suçlamayın
7- Yaşadığınız sorunlarda, kendinizi eşinizin yerine koyun. Olaya onun açısından bakmaya özen gösterin. Tepkilerini bu doğrultuda anlamaya çalışın.
8- Kızgınlığınızı, öfkenizi ve sorunlarınızı içinizde biriktirmeyin. Biriktirmek duyduğunuz duygunun şiddetini artıracaktır. Her şeyi zamanında ve ona denk düşen duygulanım düzeyinde konuşun.
9- Sorunu yatağınıza taşımayın. Yatağınız sizin savaş alanınız değildir. Biriktirilmiş sorunlarla yatağa girilirse eşler arasında soğukluk başlar.
10- Sorunlarınızı konuşurken, sorunlar sağanağına dönüştürmeyin. Konuşurken tek bir sorun üzerinde durun, konuyu saptırmayın başka sorunları konunuza dahil etmeyin. Her bir sorununuzu ayrı zamanlarda çözmeye çalışın.
11- Sorunlarınızı başkalarının yanında konuşmayın. Kimseyi evliliğinizin hakemi yapmayın. Mümkünse sorunlarınızı yalnızken ve sakin bir ortamda konuşun.
12- Sorunlarınıza çözüm ararken kırıcı olmayın. Birbirinizi değil sorunu merkeze alın.
13- "Sen dili" değil, "ben dili"ni kullanın. "Sen dili" saldırgan, suçlayıcı ve küçük düşürücüdür. Karşıdaki insanı, sizi anlamaya değil, size karşı savunmaya iter.
"Ben dili", ben öznesi ile başlayan, kişiyi değil sorunu merkeze alan, sorunun yaratığı duygu ve beklentiyi ifade eden bir dildir.
14- Yaşadığınız sorunlarda kimin suçlu olduğunu aramaya zaman harcamayın. Sorunu çözmeye yoğunlaşın. Enerjinizi böylece daha iyi kullanmış olursunuz.
15- Tartışmalarda eşinizin beynini okuduğunuzu iddia etmeyin. Eşinizin söyledikleriyle ilgili kendi yorumlarınızı değil, eşinizin söylediğini, ağzından çıkanı doğru olarak kabul edin.
16- Tartışmanız uzuyorsa başka bir odaya gidin. Öfkeli, kızgın ve gergin iken konuşmayın. Sakinleşince konuşun.
17- Birbirinize saygınızı kaybedecek olumsuz davranışlardan kaçının.
18- Özellikle şiddetten uzak durun. İster söze dayalı ister fiziksel şiddet kullanmayın.
19- Birbirinizi küçük düşürecek söz ve davranışlardan uzak durun.
20- Kişiliklerinizi değil sorunu hedef alın.
21- Evlilikle ilgili sorunlarınıza ailenizi ve arkadaşlarınızı karıştırmadan kendiniz çözün.
22- Siz eşinizle bir ailesiniz. Bunu ilke olarak kabul edin. Anne ve babalarınızın evlilik ilişkinize karışmalarına izin vermeyin, baştan sınırlarınızı koyun.
23- Eşinizle ilgili onun arkasından anne ve babanızla olumsuz yönde konuşmayın. Siz eşinizle ilgili sorunları unutabilirsiniz ama anne ve babanız unutmaz.
24- Birbirinizin anne ve babasına karşı saygılı davranın. Anne ve babanızın da eşinize karşı saygılı davranmasını sağlayın.
25- Eşinizi incitmek için anne ve babasını eleştirmeyin.
26- Eşinizin eksik ve yetersiz davranışlarını hoşgörü ile karşılayın. Eşinizi değil, kendinizi değiştirmeyi hedefleyin.
27- Eşinizden beklediğiniz ve istediğiniz değişim gerçekleşmiyorsa onu olduğu gibi kabul etmeyi gerçekleştirmeye çalışın.
28- Eşinizin sizin beyninizi okumasını beklemeyin. Hoşlandığınız veya hoşlanmadığınız şeyleri net bir şekilde ifade edin.
29- Eşinizi başka eşlerle kıyaslamayın. Kendi ana babanızla kıyaslamayın.
30- Evlilikte ekonomik meselelerden, ev işlerine, çocuk bakımına kadar her konuda rolleri ve görevleri açık ve net olarak konuşun ve görev paylaşımı yapın.
31- Evde pozitif ve bakımlı olun.
32- Aile bütçesinin düzenlenmesini, ihtiyaç önceliklerini birlikte kararlaştırın.
33- Geleceğe yönelik birikim yapmayı, kimin adına yapılacağını, ortak hesap açmayı birlikte kararlaştırın, kararlarınızı hayata geçirin.
34- Toplumsal ilişkilerinizi ihmal etmeyin. Dünyanızı iki kişi ile sınırlandırmayın. Bu sizin ve eşinizin kısır döngüye düşmesine neden olur. Eşinizle geçireceğiniz zaman ve sosyal
etkinlikleriniz yada arkadaşlarınızla geçireceğiniz zaman konusunda dengeli olun. İçe kapanık bir aile olmayın, ama eşinizden de tamamen bağımsızlaşmayın. Bu alanda kuracağınız denge çok önemlidir.
35- Cinsel yaşamınızı renkli tutun. Cinsellik sadece yatak odasında yaşanan bir durum değildir. Hayatın bütününe yayın. Birbirinize dokunun. Öpüşün. El ele dolaşın. Romantik anlar yaratın. Ve her
zaman vücut temizliğine ve bakımına dikkat edin.
36- Yatağınızı ayırmayın. Cinselliği bir ceza yöntemi olarak kullanmayın.
37- Cinsel yaşam, evlilikte uyumu, mutluluğu etkileyen temel etkenlerden biridir. Cinsel istek ve beklentinizi açık ve net olarak paylaşın. Birbirinizin isteklerine duyarlı olun. Cinsellikle
ilgili kaygılarınızı birbirinizi suçlamadan dile getirin.
38- Cinsel yaşamın oturması, ihtiyaç duyulan doyumun alınması zaman alabilir. Yine de cinsel alanda sorun yaşıyorsanız bir uzmandan yardım almaktan çekinmeyin. Sorun ne kadar zor olursa olsun
çözüm her zaman çok basittir, unutmayın.
Evlilik öncesi, evlilik sonrası için eğitim, danışmanlık almak, evliliğinizin temellerinin sizin isteğiniz doğrultusunda sağlamlaşmasını sağlayacaktır. Her şey insana ilişkindir. Yaşantılar doğruların ve yanlışların bütünüdür. Konuşma dilinin yada çözüm yönteminin doğru seçilmemiş olması felaketler zincirinin başlangıcı olur. Kendi içinizde bu noktalara dikkat ederek dengeli bir zemin yakalamayı başarmanız mümkün. Ama başaramadığınızı düşündüğünüz durumlarda bir uzmanın desteğini almak çözüm kaynağı olacaktır.
Öz itibariyle konumuz evlilik olduğu için yoğunlukla bu konu üzerinde durduk. Ama buna denk düşen ana-baba olma süreçleri de en az evlilik süreçleri kadar zor geçer, Günümüz bilgi çağıdır. Ana ve babalarımızdan devraldığımız deneyimlerin yanı sıra, çağa uygunluk gösterecek ana baba olma eğitimi, belki başka bir yazımızın konusu olacaktır.
Sağlıklı, mutlu, huzurlu bir evlilik herkesin hakkıdır.
Mutluluk sizlerle olsun.
